bugün

dünya yüzeyinin üzerinde yasayan metobolizmalarin hemen hepsinin büyük oranda sudan olustugunu bilmekteyiz.

işte dünya üzerinde yasayan insan denilen mahlukatlarin büyük cogunlugunu aptallar olusturur. toplumlarin yapi tasini ne yazik ki aptallar olusturmaktadir.

işte bu suretle dünya akıllı ve zeki insanlar için bir sürgün yeri gibidir. dört tarafi aptallarla cevrili olan kişi kendi eylemlerinden cok kişilerin aptalliklariyla ugrasmalarindan dolayi, cünkü insan toplumsal bir hayvanattir, yorgun hatta bezgin düser.

aptallar ömür törpüsü gibidir, dinlemeyi bilmezler, cahilliklerini basma kalip sözler ile kapatmaya calisirlar ve bu da zeki kişiler için fevkalade sinir bozucudur.

çünki bir aptala alfabenin y harfini anlatmasi için a,b,c hatta alfabeyi ögretmesi gerekir. (alfabe yi bilmeyenlerle karsilasan zeki kişinin vay haline!)

işte buyuzden kişi y harifini bile anlatamaz ve anca c harfini izah ederken ömrü vefa etmeden morte olur.

şimdi bazi bilgeler olsun, filozoflar olsun falan olsun filan olsun aptallarla ugrasmanin zaman kaybindan baska bir şey olmadiğindan dolayi ya ebedi suskunluga cekilirler, yahutta eline değneği kapip derviş olurlar.

bu korkaklik değildir, sadece bezginlikten dolayi yapilan bir eylemdir. gerçi marifet kaçmak değil savasabilmektir ama bir kez gelinen hayata sictiktan sonra aptallarla ugrasmak pek akıl kari değildir.

ondan dolayi kişi hayatini yasar, gider bir dağa bilge olur neskayfesini höpürtedir ve doğa ile arkadas olur.

bu iyi bir secimdir, cünkü koyun kafali sersemlerle ugrasmaktansa tarzan olup hayvanlar ahbab olmak evladir.

binaeylehen aptallarla ugrasma zordur. ama hayat sartlari dürttükce

bilgeliğe kavusmak kaybedilen genclik,
hedefe varmak için harcanan ömür,
zafer için harcanan emek haybeye gitmesi gibi,

dayanabilmek neye yarar?

tabiki bir boka yaramaz.
insanla uğraşmak zordurun eş anlamlısı.
(bkz: sadece aptallar 6 saatten fazla uyur)