bugün

buzdolabında pet şişede sakladığım , daha bir yudumunu bile içmemiş olduğum boğma rakı. ayda yılda bir geldiği için bir şey demedim tabi. canı sağolsun onun.
acaba şuraya mı koymuştum diye arayadururken sakladığı anlamsız nesneleri görünce elemi ikiye katlar.
8 adet bedava çıkmış coca cola kapağı.
ikramiye kazanabilecek bilet, kupon vs. dir.
yıllarca kişisel depo olarak kullandığım tavan arasını mahalleden bir iki çocuğun eline üç beş lira verip temizletmek neticesinde ne varsa şehir çöplüğüne göndermek.

ben salağıda " yukarıda bu sesler ne? " sorusuna verilen " bacaları temizliyorlar oğlum " cevabını yemiştim. ah ln. ah!
cevat prekazi imzalı dönemin formasını eski ve kullanmadım diye çöpe atması.

kan beynime sıçradı ben giymeye kıyamazken giymediğim için çöpe atıyor.
füzen kalemim.

-anne kalemim nerde?
-ne kalemi?
-füzen kalemi, böyle siyah uzun bişey.
-şurda duran kömür parçasını diyosan, heryeri siyah siyah boyuyodu attım.
-nee ????????
ebay den açık artırmalarda kılı kırk yararak topladığım swatch kolleksiyonuma, kilo ile satılan saat muhamelesi yapıp komşu cocuklarına bir bir dağıtması.
o kadar para bayılınan, internette aranan, gerekirse yurt dışından getirtilen queen takvimleri.

ne de olsa eski yılların değil mi anne? ah ulan anne!
uykusuz arşivim.
en son kardeşimi atmıştı. 2005 de. şimdi migros poşetleriyle bali çekiyordur .
ps1 memory card.*
bütün sayılarını toplayıp koleksiyon yaptığım le-manyak, lombak ve leman dergileri.***
formula 1 dergilerim.*
telefonun hafıza kartı.*
koleksiyon yapılan dergiler.
tel evet bildiğiniz tel.*
(bkz: fırat)

http://4.bp.blogspot.com/...698761818_355970_8447.jpg
stilist olmaya karar veren kızının, evden taşınırken tüm çizimlerini çöpe atması * ve akabinde kızını stilistlikten bir anda soğutması.
1998 yazı daha liseye yeni geçtiğim yıl. askeri kampta kola satma görevindeki askere aşık olmuştum. çocukluk işte gözüm ondan başkasını görmüyor. şu kağıt badaktaki kolalar var ya onlardan. günde 5-6 bardak kola alıp hergünkü bardağı dolabımın gizli bi köşesinde biriktiriyorum. * neyse aradan bir yıl daha geçmiş çocuğun askerliği çoktan bitmiş ama ben hala dolabımdaki bardakları saklıyor arada çıkarıp bakıyorum filan tam komedi. bigün okuldan geldim bi baktım annem dolabımı temizlemiş ilk baktığım bardakların yeri oldu. hepsini atmış. bir de demez mi sen nasıl insansın içtiğin kolaların bardaklarını bile atmıyorsun. günlerce ağladım. şimdi çok saçma geliyor ama o zamanki üzüntüm anlatılmaz. *
20 yıllık şarap. not: acısını düşünün bakalım.
sinema dergilerim.
2 senedir biriktirdiğim uykusuz ve penguen sayıları...

sinirden babamı kesmiştim makasla.
pek hayati olmasa da sakladığım onlarca şarap şişesini atmıştı. üzüldüm, her biri bir anı niteliğindeydi.
annem değil de teyzem evlerinde unuttugum 460 kusur tane yugioh kartımı atmıştı. teyze de anne yarisidir lan.
Sınav sorularının olduğu ders notları. Saman kağıdına yazılan ve odanın binbirçeşit yerine sümüklü peçetelerle serpiştirilince çöpü karıştırmanıza neden olan durum.
Anne tarafından sevilmeyen baskılı tshitler. Hızını alamazsa genelde çamasır suyuna basar önce.
önemli notlar, kartlar. Bunun dışında çok sevdiğiniz kıyafetleri haberiniz olmadan başkasına vermesi.