Anneligin hakkını verememe hali.

Beni en çok annem eleştirdi bu hayatta. Rahmetli babamla bir araya gelip yaptığı da oldu bunu, onsuz da. Yaşım küçükken, sorgulamiyorken, anneme hep doğrulari söyler gözüyle bakıyorken ağır bir yük gibi taşırdım sırtımda o elestirileri. Yeri geldi aşırı elestirilmekten salak gibi oldum, yeri geldi kendimi herkesten fazla eleştirdim, yeri geldi haksizliklara sustum çünkü kendime değer vermez hale gelmiştim, yeri geldi isyan ettim.

Ama hep elestirildim. Çünkü beni en çok annem eleştirdi. Annesinin çocuğuna ettiğini başkaları etmekten çekinir mi?

Az önce eşim eve geldi ve 2 yaşındaki minik kuzum tüm gün benimle evde olmaktan sıkılmış bir halde babasıyla parka indi. Şimdi, koltukta oturmuş bunları yazarken benim canım oğlumun kahkaha sesleri geliyor parktan.

Bugün o da benimle birlikte bunaldi çünkü hayattan.

Annemden gormedigim şefkati kimi zaman oğluma vermekte zorlanıyorum galiba. Halbuki onu dünyadaki her şeyden çok seviyorum ama elim ayağım öyle kırık ki bu ara, oğlumla oynamıyorum,yüzüne gulumsemekten bile acizim.

Çok insan yaktı canımı. Annemin beni düşman bellemesi kadar can yakanini görmedim.

Sevmiyor beni sanki.

Halbuki çocukken beni seviyor gibiydi.

Ben seviyordum onu. Şimdi ise çok ofkeliyim. Anneler hata yapabilir ama hatalarından dönmeyi de bilmeleri gerekir.

Bazen bok gibi bir anne olabiliyorum. (Mesela bugün öyleydim.) Ama telafisi için başka bir gün çabalıyorum.

Annemden de aynısını isterdim. Yaptığı hataları kabul edip bundan sonrası için güzel şeyler yapsın... cok isterdim.

Bırakın o anneler kutsaldir zirvalarini. Kendimden biliyorum işte, bugün oğlum için kutsal olacak hiçbir şey yapmadım. Bugün anneligi beceremedim. Bazen bok gibiyim.

Bazen her anne bok gibidir.

Keşke sevseydin beni anne.