bugün

patricia cornwell' in karındeşen jack' ın izini sürdüğü, araştırmaları ve dna karşılaştırmalarından hareketle efsanevi seri katilin kraliçe victoria döneminin ünlü ressamı edward walter sickert olduğunu iddia ettiği eseri.
yönetmenliğini otto ludwig preminger in yaptığı biraz kopya sonucu öğrenmemle john d. voelker in romanından uyarlanan başrollerinde avukat rolünde james stewart, lee remick * ve ben gazzara nın * oynadığı ortalarına doğru da genç george c. scott ın * katıldığı mahkeme filmi. karısına tecavüz edilen bir adamın tecavüzcüyü öldürmesiyle suçlu mu suçsuz mu olduğunun öğrenilmeye çalışıldığı, amerikan hukuk sistemine gönderme yapılan bir filmdir. tecavüz gibi bir olay olmasına rağmen film boyunca hiç karalar bağlamazsınız aksine eğlenceli, sürükleyici geneli duruşma salonunda geçen * komik bir filmdir. filmin afişi dahil her şeyi güzel. izleyin derim. 2.5 saat de olsa izleyin.
Oscar ödüllerinde benhur'un altında ezildiği için pek hatırlanmayan otto preminger filmi.
iki buçuk saatlik filmin yaklaşık doksan dakikası mahkeme salonunda geçmesine rağmen bir saniye bile sıkmayan ve aslında herkese hitap etmeyen efsane bir mahkeme filmi. Filmin geneline hakim olan mahkeme salonu sahneleri bir basketbol maçı havasında ki sanki son anda bir üçlük geliyor ve rakip takım öne geçiyor maç uzuyor gibi *
james Stewart için bir başka filmde "Bu adam aksiyon yakışmıyor bol bol konuşsun bizi mest etsin " demiştim ki işte Rear Window ve bu filmde bol bol konuşup diyaloğa girerek karaktere verdiği hayatla kalitesini bir kez daha gösteriyor.
Sıkıcı dava görüşmelerinden ziyade sık sık güldüren ve filmin sonuna kadar sürekli tahmin etmenize neden olan bir yapım; klasik filmler için dönemin en iyilerinden denir ama bu filmin türü itibariyle de gelmiş geçmiş en iyilerden biri; mutlaka izleyin.