bugün

kurtuluş savaşımızın bilinmeyen kahramanı miralay behiç bey, yanut nam-ı diğer şimendifer behiç...
görsel

19. yüzyıl başlarında savaşlarla yoğrulan türk milletinin bağrından çıkan bir lojistik dehasıdır behiç bey.
çanakkale savaşlarında sevkiyattan sorumlu komutandı.
cephenin her noktasına kusursuz bir şekilde yaptığı ikmaller, çanakkale destanı'nın yazılmasının altında yatan önemli gerçeklerden biriydi.

askerlik hayatına selanik-istanbul demiryolu müfettişliği ile başladı.
31 mart gerici yobaz ayaklanmasının bastırılması için istanbul'a yürüyen hareket ordusu'nda yer aldı. hareket ordusunun yıldırım hızıyla istanbul'a ulaşıp gerici yobazların başını ezmesinde önemli rol oynadı.

ardından balkan savaşları ve çanakkale...

sonra kafkas islam ordusu ile birlikte bakü zaferi. bakü'deki ilk jandarma ve askeri polis teşkilatının kurulması işinin başında yine behiç bey vardı...

ama büyük savaş kaybedilmiş, vatan işgale uğramıştı.

behiç bey, ingilizlerin tutuklanacak subaylar listesinde en üst sıralardaydı.

anadolu'ya geçti.
1902'de selanik'te tanıştığı mustafa'sının yanına...

ismet paşa onu bayındırlık bakanı olarak düşünse de o'nun görevi çoktan hazırdı.
mustafa kemal paşa tarafından anadolu şimendiferleri işletme müdürlüğü'ne atandı.

mustafa kemal paşa, o'na bu görevi şu cümlelerle veriyordu;
"Ben cephelerde ne yapılacağını biliyorum, ama ordumuzun cephelere süratle nasıl sevk edileceğini bilmiyorum, bu şimendiferlerin işin ehli biri tarafından idare edilmesi ile mümkün olabilir, buna ancak siz muvaffak olabilirsiniz, siz şimendiferlerle cephelere askerleri sevk edin ki, ben de cephelerde muvaffak olabileyim..."

evet, demiryolları çok önemliydi.
cephede çarpışan mehmetçik için damarlarına kan pompalayan bir kalpti demiryolları.

behiç bey bu görevi tek bir şartla kabul edebileceğini söyledi.
"hiç kimse işime karışmayacak...mustafa kemal bile..."

behiç beyin şartı kabul edildi ve göreve başladı.

anadolu'daki demiryolu hatlarının kesişim noktası olan eskişehir'de üs kurdu.

behiç bey'in göreve başladığı dönemde ikmal anadolu için en büyük sıkıntıydı.
şimendiferler eskiydi, çoğu hurdaydı.
demiryollarının çoğu bozuktu, tahrip edilmişti.
memleket dahilinde hepsi bozuk toplam 9 bin kilometre şose vardı.
bu 9 bin kilometre yolun sadece 4 bin kilometresi toprak yoldu, geri kalan deve kervanı yoluydu.

"türkler demiryolu işletemez..." görüşü hakimdi.
gerçekten de lokomotif kullanacak tek bir türk evladı yoktu.
demiryolu makinistleri genelde ermeni ve rumlardı. bunların dışında da yine yabancılar makinistlik yapıyordu.

behiç bey sayesinde sakarya savaşından önce ilk yerli makinistlerimizi yetiştirmiş, mustafa kemal'i ankara'dan polatlı'ya getiren başkomutan trenini behiç bey'in yetiştirdiği türk makinist kullanmış, mustafa kemal paşa durumun kendisine bildirilmesi ile gözyaşlarına hakim olamamıştı...

şimendifer behiç tüm yokluklar içinde bir türk mucizesi gerçekleştirmişti.

ve büyük taarruz...

şimendifer behiç'in nasıl biri olduğunu anlamak için büyük taarruz esnasında mustafa kemal paşa ile aralarında geçen şu telgraflaşmayı buraya not düşmek istiyorum.

savaşın en kritik günleriydi.
mustafa kemal paşa, behiç bey'e telgraf gönderdi;
"sevkiyatı hızlandırın, trenleri son sürate çıkarın. geciktiren idamla cezalandırılacaktır..."

albay behiç bey'in bu telgrafa cevabı şu oldu;
"bu hat 40 kilometreden süretli gitmeye müsait değildir. trenleri hızlandıralım derken tek bir sevkiyat bile yapamayabiliriz. emrinizi aldım, bu nedenle münasip görmediğim için uygulamadım. ikinci emrinizi bekliyorum..."

ve mustafa kemal paşa buna cevaben ikinci telgrafı gönderir;
"sen nasıl uygun görürsen behiç..."

işte şimendifer behiç böyle biriydi.
doğru bildiğinden şaşmayan liyakatli, işinin ehli bir lojistik dehası...

anadolu'nun umudu onlardı.
onlara verilen önemi, büyük taarruz'un başladığı gün ankara'da nafia vekaletinden gelen şu telgrafla daha iyi anlayabiliriz;
"işbu dakikadan itibaren bütün millet fedakâr şimendifercilerimizi Allah'tan sonra kahraman ordumuzun yegâne muin-i zaferi olarak görmektedir..."

gerçekten de ordumuzun tek bir sevkiyatın aksamasına lüksü yoktu.
tek bir sevkiyat aksamamış, 26 ağustos'ta başlayan büyük taarruz, sadece 4 gün sonra dumlupınar'da zaferle sonuçlanmıştı...

bu arada behiç bey sadece tren işletip, sevkiyat yapmıyordu.
bozuk, hurda rayları da değerlendiriyordu.
hurda raylardan süvari kılıçları yapmıştı.
büyük taarruz'da süvarilerimizin kılıçları işte şimendifer behiç tarafından bozuk raylardan yaptırılan kılıçlardı...

o şimendifer behiç...
gerektiğinde mustafa kemal'in emrini bile dinlemeyen istiklal harbi kahramanı. tcdd'nin kurucusu.

ve kurtuluş savaşımızın sona ermesi ile behiç bey, hem tbmm takdirnamesi, hem de istiklal madalyası ile ödüllendirildi...

tabi kurtuluş savaşı'nın sona ermesi ile şimendifer behiç'in görevi bitmiyordu.
tcdd genel müdürlüğü görevine cumhuriyetin ilanından sonra 3 sene daha devam etti, daha sonra bayındırlık bakanlığı görevine getirildi.

aradan yıllar geçmesine rağmen behiç bey'in hizmetleri atatürk tarafından unutulmamıştı.
cumhuriyetimizin 10. yıl kutlamaları için yazılan 10. yıl marşının ilk kıtasının son mısrası; ""yurdun her bir tepesinde dumanlar tütüyor..." dizeleriydi.
mustafa kemal atatürk bu dizelerin üzerini çizdi ve “Demir ağlarla ördük anayurdu dört baştan” mısralarını yazdı.

atatürk yaptığı bu değişikliği şöyle izah ediyordu;
“Çizdiğim mısra sizin ve demiryolcuların emeğini tam olarak ifade etmiyordu, değiştirdim, ‘demir ağlarla ördük anayurdu dört baştan’ yaptım...”

bir insan için ne büyük bir gurur, ne büyük şeref...

tabi atatürk'ün behiç bey'e jestleri bununla da bitmedi.
Soyadı Kanunu çıktığında, Atatürk sadece 37 kişiye bizzat kendisi soyadı vermiştir. Behiç Bey 9. sıradadır ve “Erkin” soyadını Atatürk kendi el yazısıyla işlemi yapmıştır.
Atatürk'ün bu kahraman arkadaşına uygun gördüğü Erkin kelimesinin anlamı şudur: "Her şart altında kendi doğru kararını verebilen, müstakil fikirli..."

behiç bey bunların dışında milli istihbarat teşkilatı'nın da fikir babasıdır. mit'in kuruluş kararnamesinde atatürk ile birlikte behiç bey'in imzası vardır...

behiç bey ayrıca uzun yıllar budapeşte büyükelçiliği yapmış, ardından da paris büyükelçisi olmuştur.
behiç bey, fransa elçiliği görevi sırasında 2. dünya savaşı yıllarında yaklaşık 20 bin yahudinin hayatını kurtarmış, türk'ün merhamet ve insancıllığının tarihe geçen sembolü olmuştur.

ruhu şad, mekanı cennet olsun...

#tarih
Sucukçu muhasebecisi döneminde yaşasa, tüm görevlerinden kovulması mukadder olacak kahramanımızdır.

Görün ki büyük taarruz'un en ateşli anlarında başkomutana tavır koyabiliyor. Sebep? Teknik imkanlar verilen emri yerine getirmeye müsait değil, denileni yapsa rötardan daha büyük sıkıntıya sebep olacak..

işte atamızın adamları böyle adamlardı...

Bir de sucukçu muhasebecisi'nin bir zamanlar en tuttuğu adamına bakalım: inali Yıldırım...

Bu zat, şahsım öyle buyurdu diye, altyapı hazır olmadığı halde, sözde yüksek hızlı tren seferleri başlatmış, Pamukova faciasının yaşanmasına sebep olmuştu.

sucukçu muhasebecisi bunun performansından öyle memnun oldu ki neredeyse kendi makamını buna verecekti...