bugün
- kızlar kendi aralarında ne konuşuyor11
- 23 mayıs 2024 beşiktaş trabzonspor maçı10
- mecidiyeköy metrosunda intihar eden kız10
- icardi190531
- sokak hayvanları uyutulacak68
- türk kızları neden gülümsemiyor11
- dünya türkiye'nin neyini kıskanıyor13
- sjsjsjsjsjsjsjsjsjsjsj sjs9
- 23 mayıs 2024 ali koç basın toplantısı10
- ismail kartal14
- bik bik için diktiğim etek17
- akpnin hala bedava kek vaadini tutmaması13
- insan olmaya ceyrek kala8
- anın görüntüsü9
- galatasaray22
- türkiyedeki rusların gövde gösterisi yapması12
- geldi yine deli9
- age of empires'in üstüne oyun var mı12
- afganistan yardımlaşma derneği başkanı16
- 22 mayıs 2024 atalanta bayer leverkusen maçı9
- gecenin şarkısı9
- rusların en iyi olduğu şeyler25
- erkeklerin hep fotoğraf istemesi15
- iran'ın teşekkür mesajında türk bayrağı koymaması14
- erkeklerin sözlükte durma nedeni10
- hangi sözlük erkeğiyle evlenmek istersin8
- spor salonuna gitsem erkekler popoma bakar mı26
- unutulan ünlüler11
- işid'in bütün yaptıkları meşrudur10
- karınızla gratise gider misiniz11
- sokak köpeklerini isteyen evinde baksın9
- fazla bilinmeyen harika şeyler8
- ankarayı öven tip17
- mert hakan yandaş10
- manyak olmaya karar verdim9
- kitap okumanın zararlı ve gereksiz olması13
- kaza yerinin tespiti iran ihası tarafından yapıldı8
- bugün üike olarak resmi yastayız11
- bir galatasaraylının kulağına fred diye fısıldamak12
- akp'nin fenerbahçe ve beşiktaş düşmanlığı8
- bir şarkı sözü der ki8
- insanlara olan inancınızı ne zaman kaybettiniz13
- icardi1905'i silip atmak19
- sevgilinin kız arkadaş lobisi9
- escort ile evlenmek10
- şişmanlar ölünce nereye gider8
- ellerim bos gonlum hos9
- kilo almak için bik bikle evlenmek10
- alex de souza vs fred9
- cumhrbaşkanm sizi dünya yenemedi ben nasıl yeneyim15
insan yaşamında çevrenin etkisi büyük rol oynar. Genlerimizi ve davranışlarımızı tetikleyen etmenlerden biridir. Bulunduğumuz çevre koşullarının yanında insanın kendi davranışları da önemli bir etkendir. Kişi, edindiği alışkanlıklar sayesinde vücudunun isteklerini yerine getirmek zorunda kalır. Burada kurban edilen vücutlarımızdır.
Diyelim ki, kışın hiç atkı takmayan birisiniz ve bir gün geliyor atkı takmanız gerektiğini hissediyorsunuz. Atkı, soğuk havalarda boğazımız sıcak tutmaya yaradığı için vucüt bu sıcaklığa alışıyor. Ertesi gün atkının size sıkıcı geldiğini düşünüp giymiyorsunuz. Böyle bir durumda ne hissedersiniz? Kesinlikle boynunuz donacaktır.
Kışın 3 veya 4 günde bir banyo yapan biri olduğunuzu farzedin. Etrafınızdaki insanların iki gün geçmeden banyo yaptıklarını duyuyorsunuz ve acaba ben pislik içinde mi yaşıyorum gibi bir öz eleştiride bulunuyorsunuz. Öz eleştiride bulunmakla kalmayıp bu durumu uygulamaya sokuyorsunuz. Bir süre böyle gidiyor ve ileride farkediyorsunuz ki eskiden 4 günde bir kokmaya başlarken şimdilerde iki günde bir kokmaya başlıyorsunuz. Sebebi açık, vücut iki günde bir yıkanmaya alıştırılmıştır.
Yine kış mevsiminden bir örnek verelim. Kimi insanlar hasta olmamak ve üşümemek için çok kalın giyinirler. Fakat farkında olmadıkları bir şey vardır ki, o da kalın giyindikçe vücut terler. Kışın terleyen vücut, hastalığı davet eden en önemli faktördür. Ne çok kalın ne de çok ince giyinen insanlar hasta olmak konusunda oldukça güvenli bir mesafede dururlar. Vücut ne üşür ne de terler. Bu yüzden, çok kalın giyinen ve kendine aşırı dikkat etmeye çalışan kişiler daha büyük olasılıklarla solunum yolu hastalıklarına yakalanır.
Belkide vücudumuzu gerçek anlamda kurban ettiğimiz en önemli alışkanlık steril ortamlarda bulunma kaygısıdır. Mikrop ile tanışmamış insanların bağışıklık sistemi daha zayıftır. Genç yaşlarda mikroba alışamayan kişiler orta yaş üzeri dönemde oldukça ağır hastalıklar karşısında çaresiz kalmaktadır. Bebeklik çağında boğmaca veya zaatüre hastalığına yakalanıp bunları atlatan kişiler ileriki yaşamlarında solunum yolu hastalıklarına fazla yakalanmazlar. bunun gibi bir çok örnek bağışıklık sisteminin önemini göstermektedir. Tanımadığınız düşman, size en fazla zararı verecek olandır.
Nihayetinde, vücutlarımızı edindiğimiz alışkanlıklar yönetmektedir. Vücut, bu alışkanlıklar doğrultusunda kendini ayarlamakta ve siz onu yöneteceğinize o sizi yönetmektedir.
Diyelim ki, kışın hiç atkı takmayan birisiniz ve bir gün geliyor atkı takmanız gerektiğini hissediyorsunuz. Atkı, soğuk havalarda boğazımız sıcak tutmaya yaradığı için vucüt bu sıcaklığa alışıyor. Ertesi gün atkının size sıkıcı geldiğini düşünüp giymiyorsunuz. Böyle bir durumda ne hissedersiniz? Kesinlikle boynunuz donacaktır.
Kışın 3 veya 4 günde bir banyo yapan biri olduğunuzu farzedin. Etrafınızdaki insanların iki gün geçmeden banyo yaptıklarını duyuyorsunuz ve acaba ben pislik içinde mi yaşıyorum gibi bir öz eleştiride bulunuyorsunuz. Öz eleştiride bulunmakla kalmayıp bu durumu uygulamaya sokuyorsunuz. Bir süre böyle gidiyor ve ileride farkediyorsunuz ki eskiden 4 günde bir kokmaya başlarken şimdilerde iki günde bir kokmaya başlıyorsunuz. Sebebi açık, vücut iki günde bir yıkanmaya alıştırılmıştır.
Yine kış mevsiminden bir örnek verelim. Kimi insanlar hasta olmamak ve üşümemek için çok kalın giyinirler. Fakat farkında olmadıkları bir şey vardır ki, o da kalın giyindikçe vücut terler. Kışın terleyen vücut, hastalığı davet eden en önemli faktördür. Ne çok kalın ne de çok ince giyinen insanlar hasta olmak konusunda oldukça güvenli bir mesafede dururlar. Vücut ne üşür ne de terler. Bu yüzden, çok kalın giyinen ve kendine aşırı dikkat etmeye çalışan kişiler daha büyük olasılıklarla solunum yolu hastalıklarına yakalanır.
Belkide vücudumuzu gerçek anlamda kurban ettiğimiz en önemli alışkanlık steril ortamlarda bulunma kaygısıdır. Mikrop ile tanışmamış insanların bağışıklık sistemi daha zayıftır. Genç yaşlarda mikroba alışamayan kişiler orta yaş üzeri dönemde oldukça ağır hastalıklar karşısında çaresiz kalmaktadır. Bebeklik çağında boğmaca veya zaatüre hastalığına yakalanıp bunları atlatan kişiler ileriki yaşamlarında solunum yolu hastalıklarına fazla yakalanmazlar. bunun gibi bir çok örnek bağışıklık sisteminin önemini göstermektedir. Tanımadığınız düşman, size en fazla zararı verecek olandır.
Nihayetinde, vücutlarımızı edindiğimiz alışkanlıklar yönetmektedir. Vücut, bu alışkanlıklar doğrultusunda kendini ayarlamakta ve siz onu yöneteceğinize o sizi yönetmektedir.
30+yıl sigara alışkanlığı sonucu bacakları kesilmiş vucutlar. içmeyin şu zıkkımı. gerçekten üzülüyorum. bizim insanımız bu kadar.......her içilen sigara yavaş yavaş intihardır...lütfen.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar