bugün

Dudak dudağa muhabbetteler
yakın zamanların düşmanları
ağusunu birlikte karıyorlar aşkın

Arabesk şarkılarla yorumlanıyor hayat
akıl bozguna uğruyor ilahiyat derslerinde
yapay gündem içinde üst kattakiler

Elektriğin şalteri, vanası gazın dışarıda
yabancının makinesi petrol kuyularımda
el yakıyor tezeğin kilosu inleyen coğrafyada

Köyünden ilçe merkezine giden çerçi gibi
sergi açmayı düşlüyor Berlin'de pazarcı Mehmet
bir koyup beş alacakmış Avrupa Birliği'nde!

Uçurumlar derin, terazisi kırık adaletin
fermanı yoksula işleyen Tanzimat havası
varoşlardan kalbine iniyor kentlerin

Yüz elli yıldır dinmek bilmez obur bir iştihayla
ağzı köpürüyor suyun başındakilerin
kan yitiriyor memleket zam altında

Dudak dudağa muhabbetteler
yakın zamanların düşmanları
ağusunu birlikte karıyorlar aşkın.

(bkz: Bülent GÜLDAL) *