bugün

alkol adabından bihaber cühela'dır.

evet, alkolün, alkol almanın insanı sarhoş ettiğini zanneden hamidolar var. tamam, içki içersin; içinde bir miktar alkol bulunur ama seni sarhoş eden alkol değildir. insanı sarhoş eden anılarıdır; yaşanmışlıklarıdır; kederleridir.

yaz zamanı ya şimdi; alırsın manzarayı karşına; püfür püfür esen rüzgarda, yudum yudum içersin rakıyı; bakarsın yakamozlara ki; onlar seni anılara götüren bir patika yoldur aslında, bilmezsin.

anılar sarhoş eder adamı; içki buna meze olur ancak; yoksa sarhoş olmak için içkiye gerek yok. terk edip gidenin arkasından bakarsan da sarhoş olursun; kayıp zamanın izinde gidersen de. hem ne diyor büyük bir abimiz;

"rakıya suyu döküp beyaz yaparsın ya... işte aslında orda rakıya gelinlik giydirmiş gibi olur adam dediğin ve onu koynuna yani midesine alır. alkol kötülüklerin anasıysa, büyük rakı da hanım ağasıdır olum. her babayiğit yatağa giremez onla.

anladın mı yavrucuğum, ehe.
"Gardaaaaaaş biz içtiklerimizden değil düşündüklerimizden sarhoşuz" felsefesini anlamayan cahillerdir.
(bkz: her başlığın sonuna cahiller demenin iticiliği)
yaptığını bir bok sanıp o boka kılıf uydurmaya çalışanların sıçtığı savdır.
(bkz: cahilliğin ne olduğunu bilmeyen cahiller)
alkol insanı sarhoş etmez, ruhunu ayıklıktan koparır, aklını yırtar, insanı bir kayıp dünyanın kayıp yol tabelası sayılan birbirinin aynı şişelerin bardakların arasına atar. yolunu bulmak istedikçe kaybeder seni. alkolun insanı sarhoş ettiğini düşünmek cahilliktir. sarhoş etmez yokeder.