bugün

Ahmet Şafak'ın Twitter'den verdiği ayardır. ne güzel demiş;

" Yüzlerce odalı Ak Saraylarda otursan ne olur? Bak biz yaşam odası olmadığı için öldü mü kaldı mı diye bekliyoruz. Sana da Cuma bize de Cuma !..."
"halkı açlıkla kıvranırken", "köleleri madenlerde can verirken", sırf inat ve diktatörlüğünü taçlandırmak adına orman katlederek yaptırdığı 350 milyon dolarlık kaçak köşkünün derdinde olan firavun'a göndermedir.

gerçek "halkın adamının", maliyet olmasın diye dolmabahçe'de kalmasına, o yoklukta para denkleştirmeye çalışıp çankaya konağını (o zamanlar köşk demeye bin şahit ister) yaptırmasına laf söylüyorsun da, halkın adamı dediğin adam, kendi yandaşlarının yönettiği işletmelere masraf çıkmasın diye yasa teklifini geri çevirdi soma faciasına rağmen. 30 işçilik 1 oda 200 bin dolar, 600 işçi çalıştırsan 4 milyon dolar eder. bu işletmelerin yüzlerce milyon dolarlık yatırımlarla yapıldığını biliyoruz, 4 milyon çerez gibi kalıyor. hadi işletmeci razı olmadı, köle gibi çalıştırdığı işçileri sünger gibi sıkmaya çalışıyor, senin sırf inat için yaptırdığın köşk ile 90 işletmede 50000'den fazla işçi güvende olur. bu mu halkın adamlığı?
(bkz: bilezik)
ahmet şafak'ı "yalnız kurt", "adam gibi" şarkıları ile duymak isterdik.

madem siyaset yapacak şarkıcılığı bıraksın mehape'den milletvekili olsun söylediklerinin tutar bir tarafı olur.
ahmet şafak önce tayyip yalakalığını bıraksın, zırt pırt kanal 7'deki kısaparmakların programına neden çıktığını, kanal 7'deki dizilerde neden rol aldığını açıklasın denilesi ayar.

(bkz: sahibinin köpeğine takma tasmaması)
kendisine şarkıcılığı bıraksın diyenlere, sanatçı topluma örnek olmalı yeri geldiğinde konuşacağı lafı bilmeli dediği bir konuşması sırasında peşinen cevap vermiştir zaten.

aslında siyasi bir kişiliği olsa bile bu cümlesinde sade bir vatandaş olarak tepkisi vardır. siyasi karalamadan uzak, sitem içeren ve anlayana sivri sinek saz anlamayana davul zurna az özetli bir cümle sarfetmiştir.
kendisinin vatandaş sanatçı olduğunu, ve ülkesinde olan gerçeklere sessiz kalamayacağını söyleyen bir aydının cumhurbaşkanına geçirdiği bileziktir.

ulan bir lahmacuncu, bir mütahit, bir keresteci siyaset üzerine konuşuyor da sanatçı konuşunca neden bu kadar zorunuzu gidiyor be mübarekler? bu adamların siyaset yapabilmesi için illa bir yerlerden rant mı elde etmesi, yetim malı değirmene su mu taşıması, yoksa kendi menfaati için saray soytarılığı mı yapması lazım? !
biz alışığız ki... daha önce müzikal eseriyle ayar vermişti. *
(bkz: beyler bu vatan size neyledi) dinleyin dinletin.
Yukarıdaki bir entry beni benden aldı. Neymiş efendim siyasete girecekse şarkıcılığı bıraksınmış.
Ulan sanatçı denen adamın yorumu olmayacaksa hiç olmasın daha iyi. Hayır akp popülizmi karşımıza popçu-futbolcu (keşke topçu yazsaydım uyaklı olurdu)- olayla alakasız binlerce "orada olmayan adam" çıkarırken bu nasıl bir riyakarlıktır alahım!
Sanki uğur Işılak için baygınlık geçirenler bunlar değildi.
Efendiler! Siyaset; sadece içi geçmiş ihtiyarların (Dinazorların), köhnemiş uşaklarıyla yürüyen bir meret değildir.
Hammaddesi insan olan hiçbir şey, hiç kimsenin tekelinde yürüyemez.

Hayır şimdi ahmet Şafak'ın yazdığı tweette yalan tek bir nokta var mı, neden bunu tartışmıyoruz hala senin liderin benim liderim ekseninde dönüyor olay.
Kendinize gelin artık. Senin benden nefret etme nedenin bir siyasi partinin herhangi bir lideriyse, kendi duruşunla fikrinle değilse; ben senin taa amına koyayım. Niye yaşıyorsun ki o zaman, öl amk, bitsin bu iş.

Haklı bir veryansındır efendim.
recep bir gün sarayda ayağından vurulmuş recep o gün sarayda çok acayip yorulmuş. kalk haydi kalk recep şu dünyaya bak recep. büyük adam olmanın yolu büyük düşünmek...