Abdal'ın Bağ/ı



bağlar bozuldu, üzümler/de terkin

yazılmış, bütün niyetler; kapı dışına

itilmiş, o amayı okumuş; bu kaçıncı adındı senin,

şu bağbozumu mu; uzanmış bir avuntuya



düşmüş halin, el-pençe divan durur

o yedi iklimin; hangi ikliminde

sendin, yüzünü çevirendin; bir ten'e kusur

zannedilen neydi; kapalı pencerelerde



zira boşalmış kadehlere dikilmiş,

gözün, çevir; aştığın kıldan köprüleri

geçerken, kimmiş düş/eli bir niyetten silinmiş

peki söyle; acep hatırlar mısın, o gül'çine dönenleri



-hey sen de mi uzlete düşmüş bir şarabı,

içtin; o halde nasıl anlamazsın çıplaklığımızı,

bir de şu yüzü üzüme kararmış bağ/ları...


(bkz: Ali Özgür Özkarcı)

(bkz: post modernist paçavra şiircikler)