bugün

Genelde toplumumuzda ilk maaş hayali çok fazladır. Ancak o maaş hesaba yattığı gün herşeyin boş bir uğraş olduğu görülmektedir.
Fenerbahçe nin anasının ak sütü gibi kazandığı tertemiz maçtır. Aykut kocaman, rüştü, oğuz çetin, bolic başta olmak üzere bütün takım hayatının son 90 dakikası gibi oynadı. Maçtan sonra yanlış hatırlamıyorsam 1 ya da 2 ts taraftarı intihar etmişti. Maç öncesi ve sonrası büyük olaylar olmuştu. Youtube de bununla ilgili video var.
türk tutbolunun kaderini değiştiren maç olarak bilinir.
ilginç bir şekilde, maç sonunda trabzonsporlu taraftarların tribünden fenerbahçeli futbolcuları alkışladığı maçtır. şu an olsa o maç bitmezdi. sahaya atlarlardı.
maç sonunda bir çok trabzon taraftarı intihar etmiştir. güzel travma. evet.
alanyaspor teknik patronu erol bulut, ikinci golün asistini yapmıştı. şifreli ve karıncalı cine 5 kanalında canlı izlemiş ve bağırmıştım hunharca.
nasıl koydu aykut kocaman sözünün doğduğu gün. evet.
(bkz: tarihte bugün)
bugün 21. yıldönümü olan efsane maç. trabzonspor taraftarlarının fenerbahçe'ye nefretlerinin tam anlamıyla başladığı maçtı. o sevmemezlik, o gece nefrete dönüşmüştü..
şampiyonluğu siktir ettim asıl bu sevda için canına kıyanlara üzüldüğüm kara tarihtir.
13 yaşında kahvede babamla seyretmiştim. Atacağımız gollerin dakikaları içime doğmuştu. 82 de atacağız deyip duruyordum içimden. Aykut attığında kendime bile inanamamıştım.
aykut kocaman'ın kocaman koyduğu maç. o gün bugündür çıkaramadılar.
dün gibi hatırlarım nasıl koydu aykut kocaman kocaman efanesini yaratan maç.

oğuzumuz vardı ah be ne günler.
hemen her fenerli ve trabzonsporlu taraftarın bu maçla alakalı ufak tefek anıları vardır. tabi bir fenerli olarak hiçbir şampiyonluğumuzun 103 gollü olan da dahil bu kadar keyif verdiğini hatırlamıyorum. magma tabakasından arşa çıkmak gibiydi. futboldan az çok anlayan herkes biliyordu ki o gün trabzonspor orada bir şampiyonluktan çok daha fazlasını kaybetti. maçın ertesi günü okula giderken bir arkadaşım vasıtasıyla tanıştığım çok da samimi olmadığım cengiz isminde trabzonlu bir çocuğu yolun karşısında gördüm. o beni görmemişti. futbola olan ilgisinin ne boyutta olduğunu da bilmiyordum. ama okula doğru yürürken yüzünde öyle bir acı ifadesi vardı ki unutamam. sanki tüm ailesini depremde kaybetmiş gibiydi.
Aykut Kocaman'ın kocaman koyduğu maç. Hala çıkaramadılar.
her zamanki tarafın galibiyetiyle sonuçlanan muazzam maçtır.
futbolumuzda ahlakın, dostluğun ve saygının olduğu maçtı.
Fenerin şampiyonluğunu getiren maçtır. Sağolsun tarih tekerrür etti.
aykut kocaman'ı hatırlatan maç.
Maçın özeti olarak nasıl koydu Aykut kocaman olarak geçmektedir.
trabzonsporun hiçbir zaman 4.büyük olamayacağını türk sporuna ifade eden maçtır. yılların kuyruk acısı,nefreti nesilden nesile geçmiştir. hala daha o maçı yaşayan trabzonsporlu jenerasyon fb nin çubuklu formasını gördüğünde aklına bu maç gelir. psikolojik travmadır. keza fb li olarak söylemek isterim ki benzer sonucu denizlide, ve kaçan bursa şamp. da, gs ile oynadığımız 4lü final maçında yaşadık. Fenerbahçe büyüklüğü işte budur. Son maçta giden şampiyonluklara inat bir sonraki sezon açılış maçında tribünlerin aynı şampiyonluk inancıyla,aşkla full olmasıdır.bu yüzden trabzonspor asla büyük kulüp olamayacaktır.
Efsane olmuş maçtır. bir taraf için yıkım, diğer taraf için mutluluktur.

bu tarihte 12 yaşındaydım. evimizin altında birahane vardı babam maçı izlememe izin vermedi radyodan dinliyordum. ilk yarı atılan gol ile evin altındaki birahaneden gelen trabzon sesleri işkence gibiydi. hayatta ilk defa o gün evden kaçtım "ben maçı izlemezsem yenileceğiz, gidip izlemem lazım" diye tribe de girmiştim ayrıca.

beni odamda zanneden peder içeride tv izliyordu rahat rahat. kendisi beşiktaşlıdır o sebeple umurunda değildi bu karşılaşma ama ben hasta derecede fenerliydim o zamanda. Kapıyı yavaşça açtım anahtarı da aldım kapının üstünden. anahtarı takıp o şekilde kapattım kapıyı ses olmasın diye. Ve hiç unutamayacağım bir 45 dakika yaşadım. Aykut-Oğuz deliler gibi sevinmemi sağlamıştı ve bu benim gördüğüm ilk fenerbahçe şampiyonluğu olarak ayrıca önemlidir.

Yakacıklı ikizler vardı tribünde hep pankartları olurdu aynı isimle. onlar kamyonculuk yapardı kartal/yakacık ta... Onların kamyonuna binip tur atmıştık. * Eve nasıl gittiğimi hatırlamıyorum ama sağlam bir tokat yediğimi çok iyi hatırlıyorum.
yaşım itibariyle hatırlamasam da büyüklerim anlatırlardı hep bu maçı. akıllarda kalan bir manşet ise bu maçın gerçekten de türk futbol tarihinde ne kadar önemli bir yeri olduğunun göstergesidir.

http://oi51.tinypic.com/2e2igzm.jpg

trabzonsporu günahım kadar sevmedim hiçbir zaman ama adam sanki şampiyonluğun o saatten sonra daha kolay kolay gelemeyeceğini önceden görmüş gibi. her şey bir yana kendini tuttuğun takıma ne kadar adamış olursan ol insanın bir şeye kendinden daha çok değer vermesi gerçekten de yazık denilebilecek bir haldir.
bugün yıldönümü olan trabzonsporlularda derin yaralar bırakan maç. fenerbahçenin gollerini oguz çetin ve aykut kocaman atmıştır.

(bkz: nasıl koydu aykut kocaman)
1996 mayıs ayıydı. esenler menderes mahallesinde çoğu trabzonlu olan bir sokakta oturuyorduk. evimizin altında trabzonlu kardeşler krahathanesi vardı. 5 mayıs 1996... henüz 7 yaşımdaydım. 4 mayıs günü gözüme uyku girmemişti. o gün gelip çattığında üzerinde emlak bankası yazan sarı lacivert çubukları olan arkasında 11 numaralı formamı giymiştim. trabzonlular kahvesinde cine5 vardı ama girebilmek ne mümkün. hele fenerbahçe formasıyla... ama her trabzonlu gibi kahvenin sahibi trabzonlu temel abide gerizekalıydı. çünkü maçların yayınlandıgı televizyonun tam karşısına ayna koymuştu ve dışardan herkes para vermeden izleyebiliyordu. mahalle trabzonlu olduğu için ben gibi deli casaretli iki üç fenerli bulup kahvenin önünde yer tuttuk. maçta son anlardı. aykut KOCAMAN golü attığında hayatımda birdaha ne bir kadını nede bir ilahi varlığı bukadar sevemeyeceğimi anlamıştım. maç bittiğinde çelik jantlı bmx bisikletime fenerbahçe bayrağı asıp saatlerce dolaştığım o günü hala unutmuyorum..