bugün

bugünkü görsel medyadan duyduğumuza göre %100 ihtimalle gerçekleşecek olan çarpışma için tüm hazırlıkların tamamlanmış olduğunu belirten kilitlenmedir.

ilginç noktalar var tabi:

1- türkiye'nin nüfusu kaç ve 40 milyon doz aşı kaç kişiye yeter? nüfusumuz 75 milyon olsa, 'geriye kalan 35 milyon kişi beter olsun, onlar umrumuzda değil' demek mi oluyor?

2-hastalanan 26 kişinin genel durumlarının iyi olup, üstelik kendi evlerinde kontrol altında tutulmalarına rağmen bu aşılama olayındaki ısrar ne anlama gelmektedir? domuz gribi çok ciddi bir hastalık ise hasta olan insanlar neden hastanelerde gözlem altında bulundurulmuyorlar?

3-canlı yayında açıklama yapan yetkili kişi neden 'spekülasyon yapmaya çalışanlar var. fakat küçük bir çocuk vefat ederse bunun sorumluluğunu kim üstlenecek?' diyerek insnaların içine neden ölüm korkusu vermeye uğraşıyor? yıllar öncei kuş gribi salgınında bir çok kanatlı hayvan itlaf edilirken şu sıralarda neden bir tek domuz fotoğrafı bile görmüyoruz? ölüsünü geç, canlı fotoğrafını bile medya göstermiyor.

4-ankara'da ilk olarak bir öğrencide bu hastalık görüldü. bu öğrencinin hastalığı iskoçya'dan kaptığı söyleniyor. öyleyse bu hastalık iskoçya'da da olmalı. fakat neden iskoçya'dan hastalıkla ilgili herhangi bir haber verilmiyor?

anlatmaya çalıştığım şudur ki; bu domuz gribi denen hastalık, çok da ciddi değildir. medyanın gazlayıp insanları korkutma çabalarıyla birlikte, sağlık bakanlığının aldığı 40 milyon doz aşının enjekte edilmesi şartmış gibi bir ortam oluşturulmaya çalışıyor. ve bu yapılacak. biz artık kendi aklımızla değil de sürü psikoloji ile hareket ediyoruz. aşı şart olsun ya da olmasın, insanlar elini kolunu sallaya sallaya aşı olmaya gidecekler.

peki; her sene normal insan gribi için korunmak amacı ile aşı olanlar da domuz gribi için aşılanırsa ne olur?

aşı olun ya da olmayın, pek önemli değil! önemli olan o aşı için devletin yaptığı masrafa karşılık yapacağı doğalgaz ve benzin zamlarına da ses çıkaramıyoruz. insanımız bedavaya da alıştığı için bu aşının bedava olduğunu görüp 'ne olacak ya, yaptıralım' diyebilir. domuz hastalığının etkeni kullanılarak üretilen aşının insan üzerinde yan etki oluşturmayacağını kim garanti ediyor?

40 milyon aşı milletimize hayırlı olsun. büyük düşün türkiye.. 40 milyon.. emekli maaşlarına zam yapılmadı ama benzine ve doğalgaza yapılacak zammın sebebi belli. hayrını görün.
bu aşılım'la ilgii ilginç bir yazı şuradan okunabilir.

http://www.hurriyet.com.t...sp?yazarid=249&gid=61
(bkz: kobay)

(bkz: 40 milyon kobay)

yaşasın amerika.

edit : haha 40 milyon kobaya gerek kalmadı efendim 39.999.999 tane bulsak yeterli.
ilginç bir kilitlenmedir. bugün gördüğümüz habere göre, almanya başbakanı angela merkel adlı şahsiyete özel aşı hazırlandığı söylenmekte. bu özel domuz gribi aşının yan etkisinin olmadığı belirtiliyor. bunun gerçek olup olmadığı, medyanın ortalığı kargaşa içine sokup insanların kafasını allak bullak etmek için bir anda ortaya sunduğu tartışmaya açıktır.

şimdi gelelim fasulyenin faydaları bölümüne:

bu haber gerçek ise; ülkemizde şu günlerde yan etkisi olup olmadığı ya da ne kadar yan etkisi olduğu tartışmaya sunulan rooney gribi aşısının, yan etkisiz olduğu söylenen alternatif bir aşısının daha bulunduğu halk ile neden paylaşılıyor? tamamen kafa karıştırma maksatlı. koyunlaştırılmış halkın tepkisini ölçmek...

-yan etkisiz aşı varmış olm.
*kim dedi?
-haberlerde söylediler.
*ee, biz niye yan etkili aşı vurduracaz o zaman??
-çünkü biz...
*tamam tamam sus, biliyorum.

yakın zamanda 'ekonomik açılıma destek verdi' denilen kevin costnerın bu olaydan tamamen bihaber olduğu ortaya çıkmıştı. medyaya isteyen güvensin tabi, çok da umrumda değil, ama bedava mezar olursa günün birinde, ne olur girmeyin!

angela merkel'in insan olup olmadığını da konuşmak isterdim ama gerek duymuyorum.

http://www.youtube.com/watch?v=vdlyvddTw5U

kilitlenme için geri sayım devam ediyor.
(bkz: aşılarda göte kilitlenme)
(bkz: garip entryler)
güvenilirliği kesinleşmemiş bir aşının türkiye tarafından 40 milyon adet alınması ve insanların kullanımına teşvik edilmesi.
gün itibariyle Refik Saydam Hıfzısıhha Merkezi'nde testleri tamamlanan aşılara onay verilmesiyle tamamlanmak üzere olan kilitlenmedir. hayrını görün.

http://www.ntvmsnbc.com/id/25014804/

sağlık bakanlığı o kadar aşı almış, bir de onaylanmasa mıydı yani? çok ayıp olurdu gerçekten.. ilk hedef sağlık personeli ve hacı adayları..

o değil de şimdi koşa koşa aşı olmaya gideceğiz, ona üzülüyorum.