bugün

çifte şampiyon beşiktaş ile türkiye kupası finalisti fenerbahçe'nin gazozuna maç yapıp, fenerbahçe'nin kazandığı karşılaşma.

şahsen, mağlubiyete zerre üzülmedim, çok da cinsel organımda değil. zira 3. kupayı alamamak tüpçü'nün kongrede "3 kupa kazandık, işi öğrendik" edebiyatı yapamayacak.

ha gönül isterdi ki, fenerbahçe eze eze yensin, hakemsiz bir şeyler başarılsın ama yok anasını satayım yine bir yunus yıldırım klasiği.

zannedilmesin ki, sivok'un pozisyonuna "penaltı değil" diyeceğim. buz gibi penaltı ona da değineceğim.

mhk adam bulamamışcasına beşiktaş-fenerbahçe maçlarına ya bu arkadaşı atıyor ya da bünyamin gezer'i. bünyamin gezer'i diğer maçlarda beğenirim ama bünyamin beşiktaş-fenerbahçe maçlarında inanılmaz fahiş hatalar ypıp, beşiktaş'ı doğrama girişimlerinde bulunuyor. yunus yıldırım deseniz her beşiktaş-fenerbahçe maçında genel görünümü iyi olsa da beşiktaş aleyhine "fahiş" hatalar yapıyor mutlaka. diğer yönettiği maçlarda da standardı yok ama beşiktaş-fenerbahçe maçlarına verilmesin arkadaş bu arkadaş!

inönü'deki maçta selçuk'un ernst'i biçme girişimine "penaltı" veremeyen hakem arkadaş bu.

bu arkadaş hakkında bugün konuşuyorum zannedilmesin, maç öncesinde de, daha öncesinde de bu arkadaşın ne mal olduğunu 50 kere belirttik. ha iyi olduğunda da yazdım ama genel düşüncemde hep haklı çıkardı beni.

(bkz: yunus yıldırım/@paleface) ve (bkz: yunus yildirim/@paleface)

yine bir beşiktaş fenerbahçe maçı ve yine yunus yıldırım klasiği. beşiktaş lehine "olan" penaltıyı öttüremiyor arkadaş.

3. dakika, bilica son adam ve yusuf'u düşürüyor penaltı ve bariz gol şansından kırmızı kart. nerede yunus yıldırım? ikinci yarıda bilica, bobo ile tartışınca sarı kartı yiyor. arkasından nihat'ın frikiğinde eliyle kesiyor topu. penaltı artı sarı kart. 2. sarı karttan oyun dışı. nerede yunus yıldırım? 2 net penaltı, aynı oyuncunun 2 defa atılması.

bu adam maçta genel olarak iyiydi ama kritik pozisyonlarda beşiktaş'ı doğramıştır her zaman olduğu gibi! beşiktaş'ın penaltısı penaltı ama arkadaş, sen o iki pozisyonda nasıl veremezsin? 2-3 sene önce bir gazete hangi hakem hangi takımlı şeklinde bir haber yapmıştı. yunus yıldırım ve bünyamin gezer fenerbahçeliler listesindeydi ve bu iki arkadaş her beşiktaş fenerbahçe maçında sağolsunlar eksik etmiyorlar bu özelliklerini. sivok'un pozisyonu penaltı bunu vermeye yüreğin yetiyor ama fenerbahçe'ye veremiyorsun? üstelik bu hakem arkadaş son maçtan önce yönettiği 96 karşılaşmada 3 penaltı vermiş ve o kadar kollamasına rağmen 2'si fenerbahçe aleyhine. bir de kollamasa düşünün gelen yeri sadece son iki beşiktaş-fenerbahçe maçında fenerbahçe aleyhine veremediği, yüreğinin yetmediği 3 penaltı var.

velhasıl kelam, allah razı olsun yunuscuğumdan, kupanın bir kulbunu da ona verselerdi keşke.

tüpçü, bu yunus yıldırım bu sezon bir beşiktaş-fenerbahçe maçı yönetsin sakın ötme "beşiktaş ağır taştır, altında ezilirsiniz" diye!

maça gelirsek, ilk yarıda oyunun genel hakimi beşiktaş'tı. 2. yarıda da fenerbahçe'nin daha iyi pozisyonları olmasına rağmen beşiktaş daha organize bir görüntü çizdi. dos santos ve cristin'ı izlemek isteyenler ismail ve erhan'ı izlediler. ismail'e "iyi adam ama o parayı etmez" demiştim ama adam altında kalmıyor verilen paranın aferin.

ferrari inşallah "uyum süreci" denen garabeti erken atar yoksa "zapo neden gönderildi?" diye soran çıkar.

sivok; maçın en iyi 3-4 kişisi olabilecekken 2 kritik hatası golle sonuçlandı. penaltı pozisyonunda barajda bile değilken gereksiz çıkış yapması tuhaftı. hani genç çocuklardan biri olsa "tecrübe eksikliği" deriz ama sivok'un bu iki hatasının affı yok.

ismail ve erhan için ortak bir yorumsa, gerçekten harikaydılar.

tello; eski günlerini aratıyor. nihat ile problem yaşamaları çok muhtemel. nihat inanılmaz egoistçe davranıp, tello'yu çıldırtabilir.

bobo; beğenmiyorum, beğenmeyeceğim. hemen hemen her topu ezdi. yine güçsüz, yine kuvvetsiz. 5 milyon bile çok bu arkadaşa. gökhan zan'ın 5 milyon ettiği dönemde satmayanlar, bobo'nun elde patlama ihtimalini düşünmeliler.

nobre; orta saha gibi oynadı, müsait pozisyonu değerlendirseydi sonuç gerçekten çok farklı olurdu.

yusuf; bu sezon mutlaka bir 10,5 numara olması gerektiğini hatırlattı. iyi niyetli, iyi oynuyor ama yetmiyor. tüm sezonu kaldıramaz.

holosko; bobo'nun yerine başlamalıydı ama mustafa denizli yine başladı abzürt kadro tercihlerine.

nihat; tamam evlatsın ama korktuğumuzu başımıza getirecek. egoist dvaranışlara devam. 3'e 2 yakalanan pozisyonda 40 metreden sabrivari vuruş denemesinin özrü yok. her duran topta topu tello'nun elinden alıp "buranın sahibi benim" hareketleri yapması takımda düzensizliğe yol açacaktır. denizli'nin mutlaka kulaklarını çekmesi lazım.

ernst ve fink; muhteşem ikili. fenerbahçe'nin kontra uzun toplarla çıkması dışında hiçbir şey yapamadığı bir maçın kahramanlarıydılar. resmen kelepçe vurdular.

velhasıl; maç içinde de göründü ki, fenerbahçe'nin organiza olma sıkıntısı var ve gökhan gönül'ün ofansa katılmadığı anlarda fenerbahçe kesinlikle organize olamıyor. zaten penaltının geldiği frikik de gökhan gönül sayesinde oluştu. fenerbahçe sadece gökhan gönül'e bağlı bir hücum verimliliği yaşayacaksa bu ciddi sıkıntı yaratır.

iyi maçtı, iki takım da açık futbol oynadı. beşiktaş daha derli toplu ve organize göründü, 2 net penaltısı verilmedi, fenerbahçe haklı bir penaltı ile golü attıktan sonra moral olarak çöküşe geçen beşiktaş karşısında son 15 dakikayı mutlak üstünlükle geçirdi ve son dakikada atılan golle penaltı atışı ve son dakika dolü dışında hiçbir şey yapamayan alex ile kazanmayı bildi.

bir beşiktaşlı olarak tebrik eder, tüpçü'nün içine oturmasını zevk içinde izlediğimi belirtir umudumuz ocak ayında kongreyi kaybetmesi şeklinde de kaydedilmesini isterim.
türkiye'nin en büyüğünü belirlemek için yapılan bu kupaya da bok atanların olduğunu görmemizi sağlayan maç. "fener kazandı önemli oldu di mi" demeyin, nasıl ki uefa super cup avrupa'nın en büyük takımını belirlemek için yapılıyorsa türkiye süper kupası'nda da amaç bu: en büyük kim?
Türkiye'nin en büyğünü belirlemekle zerre kadar alakası olmayan maç.Geçen sezon 2 kupayı da alan takım zaten Türkiye'nin en iyisi olduğunu kanıtlamıştı.Aynı şekilde uefa super cup da Avrupa'nın en büyğünü belirlemez, zaten Şampiyonlar Ligi şampiyonu olan takım Uefa'yı alan takımdan kat kat büyük işi başarmış ve Avrupa'nın en büyüğü olmuştur.Ne kadar saçma bir örnek olduğu aşikar.Avrupa'da uefa super cup, Türkiye'de de Türkiye Süper kupası o kadar değerli, en büyüğü belirleyen bir kupa falan değildir.Sezon öncesi yapılan hazırlık maçlarından tek farkı verilen kupa.Tabi final bir derbi maçı olmasaydı kimse kupayı önemsemezdi bile.Galatasaray-Kayseri süper kupa maçının zamanında sıradan bir maç olması gibi.
sırf febeliler mutlu olsun diye yapılmış, dünya'nın en komik maçıdır. şimdi bu kupanın amacı ne? türkiye ligi şampiyonu ile türkiye kupası şampiyonunun karşılaşması. o senin türkiye ligi şampiyonu kim? beşiktaş. yine o senenin türkiye kupası şampiyonu kim? yine beşiktaş. peki fener neyi almış? boboyu. hal böyleyken bu maç niye yapılır ki?
sözlük kurallarına göre; 2 ağustos 2009 beşiktaş beşiktaş maçı şeklinde yazılması gereken karşılaşma. yıllar önce yanlış yazılmış.
(bkz: ben bugün bunu öğrendim)