bugün
- akp türkiyesi dünyanın en rezil ekonomisi seçildi11
- ateistler insan değildir14
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri11
- yazın ferahlatan içecekler18
- sözlük kızlarının bugünkü kombinleri12
- uludağsözlük tatil arkadaşı ilanları17
- 26 mayıs 2025 fenerbahçe hatayspor maçı11
- türk soyu ve arap soyu birdir22
- 1 milyon 200 bin lira maaş alan rektör13
- uludağ sözlük dini hikayeler9
- 21-22 mayıs 2025 aykolik masklavi istanbul zirvesi8
- kemal kılıçdaroğlu'nu mumla arıyor olmamız17
- bodrum'da 2025 yaz sezonu beach fiyatları20
- ilhan şeşen19
- chp ye kayyum atanması9
- düşün ki o bunu okuyor8
- yazarların en dikkat çeken fiziksel özellikleri16
- tayyip erdoğan'ı bir kez daha başkan yapacağız25
- üniversiteli eskort kızlar8
- bizans kadınlarındaki türk yiğitlere verme isteği12
- kadınınız mini etek giyebilir mi13
- iq seviyesi 130 ve üstü yazarlar tam liste8
- yazarların özlediği şeyler13
- toplum içinde maske takıp başka birini oynamak8
- moğollar kardeşimizdir10
- zehra kınık'a 4 yıl 2 ay hapis cezası verilmesi15
- akıl ve ruh sağlığını bozan şeyler20
- arapça dünyanın en zengin dilidir20
- 25 mayıs 2025 fenerbahçe beko monaco maçı20
- sözlük yazarlarının en sevdiği tatlı8
- ihtiyaç sahibi yazarlar9
- sizden daha az kazanan meslek grupları9
- ulunun en hamarat 2 kadını14


entry'ler (2)
yürüyerek gitmekten iyidir be, bu da bir şey.
edit: silmeye kıyamadım, adamlar lafı ağzıma tıktı.
edit: silmeye kıyamadım, adamlar lafı ağzıma tıktı.
ben de gideceğim. seneye. ilk geldiğim zaman hadımköy dediler, sonra bi' baktık avcılar oldu. sonra ikinci dönem başladığı gibi "hadımköy kesin olarak" dediler. ne yapacağımızı şaşırdık doğrusu. cerrahpaşa'danım ben. artık ana kampüste bile ayrımcılığa maruz kaldığımızı söyleyebilirim. yemekhane için karta para yatırdığımız kiosku bile ayrı yapmışlar. ayrı bir turnikeden giriyoruz. zaten binalarımız ana kampüste değil orası ayrı mesele. bir şey olduğunda da cerrahpaşa ile beraber bir kaç fakülteyi almıyorlar içeri ana kampüsten. eğitim gördüğümüz yer kötü halde sayılır beyazıt'ta. vefa dersin o dersin bu dersin. yine de vefa güzel binadır yalan yok, fakat prefabriği var. amfimize amfi demeye bin şahit ister. üstüne, avcılar'daki binaların deprem tehlikesinde olduğunu öğrendik. hadımköy'deki binalar zaten 96 yapımlı, onlarda bile yıkılma tehlikesi vardır elbet. gerçi istanbul'daki çoğu binada yıkılma tehlikesi var o da su götürmez bir gerçek. bir çoğumuz bile bile ölüme gitmekten şikayetçi. gideceğimiz binada 2 kat sular altındaymış onu da öğrendik. açıkçası oldukça hoşnutsuzuz bu durumdan. çoğumuz aileden ayrı kalmayalım diye istanbul'u tercih ettik, bunun üzerine ev tutmak zorunda kalacağız. herkes diyor işte "ev tut bak göreceksin hayatın güzelleşecek" neyin güzelliği bu? kendi evini idare etmek için öncelikle paraya ihtiyacın var. benim etim belli budum belli. o eve para gittiğinde benim dışarıda yapabileceğim bir şey kalmıyor. hadi onu geçtim, ben her sabah abartısız 3 saat yol çekeceğim ev tutmazsam eğer. beyazıt'a giderken sürekli yerin altından gidiyorduk zaten orada sorun yok, metrobüsü çıktı. yurt desen şehir içindekilere kolay kolay yurt verilmez. iki arada bir derede kaldık. yatay geçiş desen attan inip eşeğe bineceksin. belki mübalağa etmiş olabilirim ama doğru. git desen yine zor. tamam eyvallah, kampüs güzel hoş fakat benim evim bildiğim dünyama ~45 km uzak. 45 nedir ya? zor iş, vallahi zor iş.