bugün

duyarsız olmak

kişinin yaşadığı olaylara karşı tepkisiz kalmasıdır.

gelelim asıl konuya, uzun yazmayalı, uzun zaman oldu. neyse başlıyalım;

yaşadığı her şeye aslında sevinmeyen, üzülmeyen, ağlamayan, nadiren gülen kişidir duyarsız kimse. tabi ki sadece bununla sınırlayamayız. kişiler öfkelerini de saklayabilirler yada boşverin hepsini,

direk gireceğim örneklemelerle. örneğin kız arkadaşınızla kavga edersiniz, sonra hiçbir şey olmamış gibi devam edersiniz veya bir yakınınıza bir şey olur tepki vermezsiniz rol yaparsınız gibi gibi. aslında onları sevmediğinizden değildir bu duyarsızlığınız. sizi bu hale yaşadıklarınız itmiştir. tıpkı ağrıkesicilere karşı duyarsızlaşma gibi. yaşamışsındır önceden çok defa, artık pek sarsmaz seni. duyarsızlaşmanın temelinde bu vardır. ve her şeyin sonu duyarsızlaşmaya gider. çok içersen; git gide geç sarhoş olursun, çok ölüm görürsen; artık ölüm seni üzmez, çok seks yapıyorsan; artık seks normalleşir... örnekler çoğaltılabilir, ama bu dünya da her şey duyarsızlaşmaya gidiyor. ve bununla beraber yalnızlaşıyoruz. birer asosyal manyak oluyoruz. artık şehit haberlerine bile aşina olduk: "lanet olsun!", istiklal marşını öyle çok tekrarladılar ki, bunu öyle basitleştirdiler ki, artık kimse ayağa bile kalkmıyor, okul sırasındaki duyarsız piçler: "bitsede içeri girsek donduk amk" diyor. * * *
girdiğiniz ilk ciddi sınavı hatırlar mısınız? nasılda heyecanlıydınız. peki ya sonrakiler? evet bir kaç tane daha peki ya sonrakiler... kendimden biliyorum o kadar çok sınava girdim ki artık hiç heyecanlandırmıyor bu. duyarsızlık...

bak ben megaloman bir pislik değilim, sadece düşüncelerimi aktarıyorum. insanlar farklı şeyler yaşamıyor, büyük bir monoton döngünün içinde savrulup duruyoruz. sistem böyle işliyor çünkü.

her zamanın yaşayış tarzı farklıydı ama hepsi bu döngüden oluşuyordu, bu yüzden atalarımıza saygı duyarım, buna bir tek onlar karşı koymuşlardır o da belli bir müddet: göçebelik.

yeniden göçebe olalım demiyorum sadece özeniyorum, hayatın içinde işleyen bir eleman, toplumun içindeki bir dişli oluyoruz, aynı şeyleri yiyor, aynı şeyleri yapıyor, ailelerden uzaklaşıp kendi camdan kalemizde kendimize bakarak yaşıyoruz ve duyarsızlaşıyoruz. en azında onlar birazda olsa gelişine yaşıyorlardı ve bu hayat biçimlerini ortaya koyuyordu.

çok saçmaladım yeter amk.

ayrıca ilk özet geç piç diyenin de amk.