bugün

10 kasim saygisizligi

bugün türk ulusu için farklı bir gün. ulu önder atatürk'ün yaşama veda ettiği gündür 10 kasım. içimi acıtan, canımı yakan, ve bu üniversitede okumamdan nefret ettiren bir olayı sizinle paylaşmak istiyorum. 10 kasımbizim için manevi bakımdan çok önemli bir gün ama insanlar bu güne artık iyice duyarsızlaşıyor. geçmişi unutuyor, her gün anılması gereken ulun önder'imize bir gün bile saygı duymayı çok görüyorlar. ilkokuldan beri alışmışızdır; 10 kasım saat 09:05'te hayat durur, saygı duruşuna geçilir, sirenler çalmaya başlar. ve ben her 10 kasım'da bu anı gözlerimde yaşlarla geçirir(d)im. Ta ki bugüne kadar*. 9 kasım gecesi yatağıma yatınca; yarın sabah kafeyi 09:30'da açarım, tüm gün boyunca insanlar üzüntülü olduğu için de şarkı çalmam diyordum. sabah kalktım, mp3 playerimi yurtta bıraktım. bugün üzüntülü bir gündü ve bugün şarkı dinlememem gerektiğini düşündüm. ben böyle alışmıştım, böyle yetiştirilmiştim. bugün benim için bir yas günüydü. ama ilk şoku otobüste yaşadım. 10 kasım törenine giden üniformalı öğrencilere yüksek sesle ve gülerek aralarında sohbet ediyorlardı. gençliklerine verdim, daha günün önemini kavrayamamışlardır dedim. sonra fakülteye geldim. ben bir yas havası beklerken gördüğüm manzara adeta içimi acıttı. kantinde son ses müzikler çalmakta, insanlar eğlenmekteydi. saate baktım henüz 08:40'tı. 20 dakika içinde kapatıcaklarını sanmıştım. ben şarkının kapanmasını beklerken, öğrenciler kalkıp müzik kutusuna şarkı atıyorlardı. dayanamadım, gittim kantin sahibine söyledim. müziği kapatmayacaklarını söyledi. saat 09:00 olmustu. benim hüznüm iyice artmıştı. herhalde üniversite siren seslerini duyunca müziği utanıp, kapatırlar ve saygı duruşuna geçerler dedim. fakat yine yanılmıştım. ortada siren sesi falan yoktu. sadece ankaralı namık'ın salakça bir şarkısı vardı. herkes için normal bir gün gibiydi 10 kasım. oysa ben herkesin az ya da çok bugün hassas olacağını düşünüyordum. ne saygı duruşu oldu, ne de sirenler çaldı. şehirde sadece göstermelik bir tören düzenlendi sanırım. gösteriş için bayraklar asılmıştı. bugün bu şehirden de, bu üniversiteden de bu insanlardan da soğudum. keşke içinizde birazcık saygı olsaydı geçmişe. tüm günü geçtim 1 dakikanızı bile ata'ya çok gördünüz ya size birşey diyemiyorum.

(bkz: erciyes üniversitesi)
(bkz: fen-edebiyat fakültesi kantini)