bugün

açgözlülükte sınır tanımayan mümin kardeşlerimiz

gözü aç veya tok bilinmez diğer "mümin" kardeşlerce savunulan "mümin" kardeşlerimizdir. Hatta öyle bir savunmayla korunurlar ki, uğurlarına bilim bile çarpıtılır. Döllenmenin 3. gününde ancak 2-3 adet 4 hücreli 3. kalite embriyo geliştirebilmiş kadıncağızları ve ailelerini manasız şekilde tek embriyo transferine sürüklemeyi bile göze alırlar. Hatta bu zavallı kadınların tek embriyo transferi yüzünden artan 1-2 adet çok kaliteli olmayan ama rahimde tutunma şansı bulabilecek embriyoları, vitrifikasyondan sağlıklı çıkmayacakları bile bile en az 1500 TL karşılığında dondurulur. Kadıncağız embriyolarının dondurulmasını risk alarak kabul etmişse tek ve kalitesi düşük embriyoyla negatif sonucu alıp zar zor bunu hazmeder, 2-3 ay sonra dondurulmuş embriyosu için tedaviye başlar ancak hormon replasman tedavisinin sonunda embriyoları çözme zamanı geldiğinde beklenen sonla karşılaşır. Çözünen embriyoları işe yaramaz olmuştur artık. Ya da dondurup çözdürme riskini göze alamamışsa belki de nakledilse rahmine tutunabilecek zar zor geliştirdiği embriyolarını çöpe atmak zorunda kalır ve üç ay sonra tekrar dünyanın eziyetine ve maliyetine girerek yeni tedavisine başlar.

Tüm bunlar sadece "T.C. Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü"ndeki nasıl oraya seçildiği belli olmayan jinekoloji ve IVF teknikleri hakkında en ufak bilgisi olmayan (tüm üyeleri ile bizzat telefonda yaptığım görüşmeler sonucunda bu hükme varılmıştır) en kibar tabirle mütevazi bir bilgi birikimine sahip hekimlerce, alelacele, bilim dalının Türkiye'deki öncülerinin bilgi ve görüşleri alınmadan, sırf yapmış yönetmelik çıkarmış olmak isteğiyle iş yapıldığından olmaktadır. Bir takıp mümin kardeşler sırf yandaş sağlık kuruluşuna avantaj sağlamak için bilimle ve teknikle hiçbir alakası olmayan, hiçbir esnekliği olmayan, iVF teknolojisinin pek çok özelliğine değinmeyen, baştan aşağı eksik ve yanlış bir yönetmelik çıkarak içinde benimki de bulunan binlerce ailenin umutlarını, sabırlarını, sağlıklarını, paralarını heba etmişlerdir. Hangi kadına kaç embriyonun transfer edileceği o kadınının tedavisini takip eden IVF alanında uzmanlaşmış jinekolog ile transfer edilecek embriyoları takip eden ve değerlendirmesini yapan embriyoloğun önereceği, anne ve baba adaylarının karar vereceği bir konudur. Her kadın bir değildir, her çiftin kısırlık sebebi de bir değildir, kısır çift sayısı kadar kısırlık çeşidi ve tedavi yaklaşımı varken transfer edilecek embriyonun sayısı kesinkes bir ile sınırlanacak demek ancak ve ancak cahillikten veya kötü niyetten kaynaklanabilir. Bu işin Preimplantasyon Genetik Tanı gerektiren durumu var, kanser yüzünden bir an önce çocuk sahibi olmak isteyen sonra da tüm üreme organları alınacak olanı var, embriyo kalitesi ne yapılırsa yapılsın arttırılamayanı var...

6 Mart 2010 genelgesine kadar ebeveyn adayları ile doktorun fikir birliği ile maksimum 3 embriyoya kadar transfer yapılabiliyordu. Bunu uygulamayıp akla hayale gelmedik işler yapan merkezler yok değildi, evet yeni bir düzenlemeye ihtiyaç vardı; ama bu düzenlemenin merkezlerin fiziki koşulları ve personelleri ile ilgili olması, ayrıca da yönetmeliğin uygulanmaması durumunda getirilecek yaptırımları düzenlemesi gerekiyordu. Ama bunun yerine "bakın size avrupai düzenleme getiriyoruz" ayağına tek embriyo yönetmeliği getirildi. Oysa ki bu tür bir düzenlemesi olan avrupa ülkeleri bir elin parmaklarını geçmiyor. Bu ülkelerde (isveç, norveç, danimarka ve finlandiya) de devlet tüp bebek tedavisini kaç sefer denenirse denensin 100% ödüyor. Bu dört ülkenin dışında kimi ülkelerde iki kimi ülkelerde ise 3 embriyo sınırı var. Onlar da tedaviyi büyük oranda karşılıyor. Peki benim bilmemnereme konulacak embriyo sayısına karışan yüce Türk devleti bu tedavinin ne kadarını karşılıyor? Hastaneye göre 3000 ila 6000 TL arasında değişen tedavinin 1340 TL sini (ki bu da ancak anlaşmalı ve çoğunlukla dandik merkezlerde geçerli) ve yaklaşık 1000 ila 2000 TL tutan ilaç masraflarının 80% ini o da tüm ömür boyunca iki kez karşılıyor. Bunu yapmak için 5 yıl ödenmiş SGK primi, 3 yıl evlilik, 23-39 yaş arasında olmak, başka çocuk sahibi olmamak ve iki intraüterin inseminasyon (aşılama) yaptırmış olmak şartı arıyor. Tüm infertiliteler arasında tek başına 40%'i oluşturan Erkek infertilitesinde aşılamanın işe yarama olasılığı ise 0%... Gerekli raporu çıkartmak ise yaklaşık 6-8 ay sürüyor.

Peki yukarıda adı anılan hastane ne yapıyor? "Aaa biz kanunu öyle yorumlamadık" diyip 2 embriyo transfer ediyor. Böyle transferi olmuş ya da böyle olacak diye orada tedaviye başlamış insanlar internette bu haberi birbirlerine iletiyor. Peki hastanenin bu işten çıkarı nedir? Tüp bebek gibi istatistiklerin konuşulduğu ve buna göre değerlendirme yapıldığı bir alanda 3-5 senelik geçmişinin dezavantajını köklü ve tecrübeli kurumların zararına sıfıra indirmek.

Bu entry'ye konu olan gerçekler hayatımın son 6 ayını mahvettiğinden bu entry yüksek oranda şahsi zart zurt * * * * içermektedir. Bu entryde kayda geçirilenlerin tümü gerçektir ve 2 dakikalık google aramasıyla teyid edilebilecek durumdadır. Bu konu bu entry'nin yazarı tarafından defalarca sözlüğe taşınamk istenmiş ama hatırlamak bile yazarın had safhada sinirlerini bozduğundan ve kas spazmları geçirmesine neden olduğundan görece sakinleştiği bir döneme ertelenmiş, ancak artık yeri geldiğinden yazılmadan edilememiştir.