bugün

üzmez e saldıranların baykal ı koruması

(bkz: buyrun benim)
öncül açıklama: deniz baykal'ı seven bir adam değilim ve chp'ye karşı da en ufak bir sempatim yok.

üzmez'e saldırıp baykal'ı korumak...

bildiğiniz üzere hüseyin üzmez, yakın bir geçmişte on dört yaşında bir çocukla olan ilişkisi ile gündeme geldi, sonrasında konu ile ilgili olarak iddiaları reddetmek, söylenen şeylere karşı "hayır" demek yerine "adet görüyorsa, iş görüyordur" gibi bir açıklama ile çıkmıştı insanların karşısına. hani "sıçtım, mumu da üstüne dikeyim" anlamında... ve kalkıp da bunu diyen birisini savunan bir adamla aynı yerküre üzerinde olmaktan utanırım.

türk siyasi tarihine karşı ortalama bir ilgim var. çok detaylı değilse de birşeyleri öğretebilecek kadar. ve geçmişten bugüne baktığımda en çok miğdemi bulandıran da ikiyüzlü yapı. şairleri tekelleştiren, tekelleştirebileceğini düşünen beyin fukaralarını da hiç anlamam. veya yazarları... fazla dağıtmadan devam edelim deniz baykal ne yaptı? şimdilik fiiliyat anlamında hiçbirşey. çünkü henüz sonuca bağlanmamış bir konudan bahsediyoruz. eğer ki kaset gerçek çıkarsa: chp genel başkanı deniz baykal, yaşı reşit, akli dengesi yerinde bir kadınla cinsel bir ilişki yaşamış olacak.

kıyaslamada ahlak kriteri nedir?

bu kıyaslamayı yapabiliyorsa bir insan, mutlak surette dikkati çekmek istediği, iki konuyu bağlamak istediği yer ahlakiliktir. bunun dışında iki olay birbirlerine, deve ile at ne kadar benziyorsa o kadar benziyor. iki olayda da ahlaki bir zaafiyet, kusur mevcuttur. ve bunun yanısıra hüseyin üzmez, kimdir; deniz baykal kimdir bakmek gerekir. birisi gazeteci, birisi siyasetçi... ve bu durumda da siyasetçiyi savunanı anlayabilirim yurdumdaki siyaset anlayışına bağlı olarak. ancak; gazeteciyi savunmak, o gazetecinin icraatlarını savunmaktır. ve "üzmez'e saldıranların baykal'ı koruması" demek de özünde gazeteciyi savunmaktır.