tuvalet dolu mu diye kapı altından ayaklara bakmak

ben hala yapıyorum bunu lan.. iş yerinde misal giriyorum tuvalete, bütün kabinler kapalı.. öküz gibi her kapıyı zorlamaktan hoşlanmıyorum.. çünkü o kapı kilitli ise eğer, içinden kakaya gönül vermiş o adam çıktığından huzursuz bir bakışma oluyor bir an.. ''sen miydin amına koyim alacaklı gibi dayanan kapıya, geri kaçtı şerefsizim korkudan..'' diyor sanki bana.. gözlerimi kaçırıyorum, kaçırdığım yerde de pisuvara işeyen adamın pipisi falan oluyor, seyreyle sen dayağı sonra.. üstelik dayağı atanın pantalon da aşşağıda, her an kavganın o hararetiyle dayağın seyri felakete kayabilir.. bütün bunlar risk..

ben çocukluktan kalma bu yöntemi kullanıyorum.. kapılar kapalı mı, hoop atıyorum kendimi şınav pozisyonuna, kapı altından içeride stabil durumda bir ayak var mı onu kesiyorum.. eğer kaka yapan herif bağdaş kurarak sıçan bir ruh hastası değilse, sonuç garanti..
sadece tam yere yatmışken o kapı açılırsa fena.. o zaman da lens arama bahanesine başvurulabilir.. bi kere gözümde gözlük olduğu zamanlar öyle yakalanmıştım, lens de ihtimal dışı olduğundan ''kakamı gördünüz mü? kakamı burada düşürdüm galiba, nerde allahım babam öldürcek beni..'' demiştim.. adam nası korktuysa manyaklığımdan tuvalete geri kaçtı, kapıyı kitledi ve ordan polisi aradı..

polis geldiğinde ise ben çoktaan meksika sınırında altıma sıçmıştım..