bugün

türk tarımı

sil baştan yapılandırılması gereken sektördür.

türk tarımı ne yazık ki:
diğer kurum ve sektörlerde olduğu gibi, izlenen yanlış politikalar sonucu; her türlü araştırma ve geliştirmeden uzak, hazırcı ve tüketici bir anlayış içinde, dışa bağımlı bir sektör halini almıştır. araştırma enstitüleri, devlet üretme çiftlikleri kapatılmış, satılmıştır. bu sayede araştırma ve geliştirme faaliyetleri sınırlandırılarak; hibrit tohumculuk, hayvancılık vs. konularında israil, hollanda başta olmak üzere birçok yabancı ülkeye bağımlı hale gelmiştir. (örnek: 10 gr. hibrit domates tohumunun 50- 60 tl den başlayan fiyatlarla satıldığını biliyor muydunuz?)

ilk etapta tarım ve köyişleri bakanlığı nın teşkilat yapısının ve çalışma sisteminin değiştirilmesi ve geliştirilmesi gerekmektedir.

ürünlerin pazarlanması ve fiyatlar konusunda politikalar belirlenerek, aracıların üreticilerden daha fazla kazanç sağlanmaları önlenmelidir. (bir örnek daha * : yaz mevsiminde domatesin tarla fiyatı 0,05 tl. haldeki fiyatı 0,15 tl. pazardaki fiyatı ise 0,25 tl)

çiftçilere yapılan destekleme ve prim ödemeleri ile krediler tekrar gözden geçirilerek marjinal fayda sağlanmalıdır.

(bkz: mazot 1 ytl olacak) gemilere tanınan akaryakıt indirimi çiftçilere de sağlanmalıdır.

tarım, bir kısım burjuva insanımıza uzak bir sektör elbette. ancak tarım olmadan hayat olmaz. sağlık gibi. gıda almadan yaşanamayacağına göre; tarıma gerekli önem verilmelidir.