bugün

hasan ali yücel

nihal atsız tarafından sıfır,osman yüksel tarafından yüksel vekaletin alçak vekili olarak tanımlanan,atsız ve osman yüksel'in başını çektiği türkçülerin belalısı olmuş bir dönemin milli eğitim bakanı.

--spoiler--
Benim, sıfırlarla uğraşacak zamanım yoktu. Fakat o "Sıfır", "Dâvam" adıyla çıkardığı kitabın bir kısmında bana taarruz ve hattâ hakaret etmeğe yeltendiği için, zamanımı israfa mecbur oldum. Yazması kalemime ağır gelen "Hasan Âli"yi kullanmaktansa, sevimli ve hoş "Sıfır'ı ele almağı tercih ettim. Kendisi her ne kadar, ancak Atatürk'e nispetle sıfır olduğunu iftiharla ileri sürüyorsa da ben bunu kabul etmiyorum. Çünkü sıfırın en büyük rakamdan en küçük sayıya kadar nispeti yine sıfırdır. Halbuki ben, bana göre namütenahi derecede büyük olan şahsiyetlere, meselâ Fatihe göre de "Bir" olduğum için, bir Sıfırla, yani bir hiçle muhasamaya girişmek benim için cidden bir tenezzül olurdu. Buna mecbur kaldığım için, sıfırı birin karşısına çıkaran cahil riyaziye öğretmenleri utansın!(atsız-sıfıra cevap)
--spoiler--

--spoiler--
Yüksek Vekaletin Alçak Vekiline /ANKARA

Ben 3 mayıs 1944 hadiselerine öncülük yapmak gençligi kışkırtıp tahrik etmek suçuyla Dil Tarih Coğrafya Fakültesinin felsefe şubesinin son sınıfının son noktasında bir telefon emrinizle okultan atılan ben Osman Yüksel istanbul'a sürülüp örfi idare komutanlığının emrine teslim edildikten tabutlara tıkılıp zincirlere vurulduktan sonra suçsuz olduğum anlaşılmıştır kader beni yine sizin karşınıza dikmiştir

Hakkımı istiyorum efendi hakkımı ...!

Senden bahşiş istemiyorum ...!

imtihan hakkımı ya verirsin ya zorla alırım ...

Beni tuttuğum yoldan yücel değil ecel gelse döndüremez ..!(osman yüksel'in efsane dilekçesi)
--spoiler--