emre belözoğlu

90'ların sonlarında hagi abisinin eğitimi ile yeteneği tavan yapmış ve bir trabzon maçında "ünal amca* ayağıma bastı"* demeci ile bir anda tüm türkiye'ye sempatisini kazanmıştı. inter, newcastle derken çok başarılı olmasa da o denli de başarısız bir avrupa macerası yoktur. Avrupa'da oynarken defalarca aynı "türkiye'ye donmeyi dusunmuyorum , donersem de galatasaraydan baska bir takımda oynamam" demeci vermiştir. Adnan Polat televizyondan uefa borçları için para toplarken emrecan programa katılmış ve yanlış hatırlamıyorsam elli bin dolar bağışlamıştır. Türkiye'ye dönerken fenerbahce'ye gitmesi karşısında fanatik bir galatasaraylı olarak başta şok olmuştum. Ama başka hiç bir takıma da gidemeyecegi gercegi* ile mantıklı gelmeye basladı. Galatasaray zaten alamazdı, yıllık ücret artı bedava giden bir futbolcuyu bonservis ile almak sonucu muhtemel oluşacak tepkilerden* Nerdeyse hiç vergi vermeden 3.5 milyon euro kazanması**, turkiyeye gelmesi, evlenmesi vs derken pek mantıklı bir karardır kendi acısından. Aurelio'ya 3.5 milyon euroya nazaran 3 5 daha vermemek için gönderip yerine emreyi alan aziz'de pişmandır sanırım şimdi. Velhasıl kelam iyi topcudur, hoştur, tebiyesizdir, yeteneklidir ve kesinlikle son transferinde çocuğu koymustur.

Camiasını kaybetmiş olması sadece dezavantajdır. Gerçi Selcuk yula'da aynısını yapmıstır. Sonra muazzam bir aziz yıldırım yalakalıgı ve silahsorlugu ile tekrar camia kazanmıstır. Aynı yolu izlerse bişi olabilir. Milli takımda oynamasında gerisi önemli degil demek istediğimdir