osmanlı nın birinci dünya savaşına girme sebebi

Israrla Enver Paşa'nın alman hayranlığı yüzünden ittifak devletleri tarafında savaşa girdiğimiz algısı yaratılmakta olan.

31 Mart ayaklanması (1909) sonrası ittihat ve Terakki, dolayısı ile Enver paşa ülke geneli hakim güç haline gelmişti.

Gelelim dünya savaşına katılmamıza.
Osmanlı sanılanın aksine ittifak devletleri değil, itilaf Devletleri bloğunda savaşa katılmak istemiştir.

Buna Rusya, ingiltere ve Fransa şiddetle karşı çıkmış ve ingiltere Osmanlı'ya hitaben "Osmanlı ordusunun savaş için yetersiz olduğu, savaşın Osmanlı'ya yıkım getirebileceği, şu aşamada Osmanlı'nın gereksiz aksiyondan kaçınması gerektiği ve gerekli tüm yardımı ingiltere'nin sağlayacağını" bildirdi.

Osmanlı da bu duruma hak vererek, en azından savunmasını güçlendirmek amacıyla, kendisine yakın gördüğü "ingiltere'den" 2 adet döneminin son teknolojilerle donatılmış savaş gemisi siparişi vermişti.

Peki sonuç?
ingiltere gemileri teslim etmedi. Üzerine parasını da iade etmedi.

Bu ne anlama geliyordu?
Osmanlı dünya savaşı bittikten sonra tek başına itilaf devletleri hedefi haline gelecekti ve bu nedenle savunmasını güçlendirmemeliydi.

Bu sebeple Osmanlı kendine acil müttefik aramak zorunda kalmış ve Abdülhamid'den bu yana çeşitli konularda işbirliği yaptığı Almanya'nın kapısını çalmıştı.

Almanya ise savaş yükünün azalması, Osmanlı'nın jeopolitik konumu ve halifelik gücü gibi nedenlerle Osmanlı'da yeşil ışık yakmıştı.

Osmanlı'nın Almanya'dan kaçan iki savaş gemisini satın alması hikayesi anlık yaşanan bir gelişme değil, ingiltere'nin bu planına karşı "alenen" verilmiş bir cevaptı.