bugün
- antalya daki engelli çocuğa toplu tecavüz13
- manyak olmaya karar verdim11
- nervionun kedisi9
- sağlığı etkileyen en temel faktör11
- cehaletle mücadele etmek14
- gideon reid morgan jj12
- dekolte memeye bakan kişinin aklından geçen10
- erkeklerde meme ne işe yarıyor sorunsalı10
- sözlükteki en iyi 15 yazar8
- çinliler her şeyi üretebiliyor türklerin neyi var30
- karizma9
- sözlüğün en iyi iki kadın yazarı17
- islamı tartışamamak15
- türkiyeyi mülteci kampına dönüştüren abd17
- geniş kalçalı kadın ahlaklıdır25
- arda güler13
- bı erkeğin sevdiğini anlamanın yolları9
- sözlükteki elit yazarlar20
- okula gitmeden yüzlük karne alan afgan ve suriler21
- evlenmeyenlerin seks yapmadan ölüp gitmesi12
- atatürk kafir cumhuriyetini ilan etti12
- ups boobs beni favladı'ne yapmalıyım17
- steven s power law13
- knowledge13
- salda gölü'nün son hali11
- türk mü türkiyeli mi sorunsalı10
- arap olmak10
- 18 haziran 2024 türkiye gürcistan maçı36
- anın görüntüsü22
- rus sovyet düşmanı amerikancı kemalistler11
- kocam boşalacağı esnada geliyorum bacanak dedi16
- pegasus ta çalışan türk düşmanı keko8
- diamond tema39
- kimsenin saraca'nın doğum gününü kutlamaması21
- diyanetin türkleri araplara şikayet etmesi9
- kabataş yalanı9
- içsel yolculuk enerji frekans 69 bin lira19
- vladimir putin11
- diamond tema için yakalama kararı17
- ben bu yazıyı sana yazdım9
- millet öğle yemeğine çıkarken yeni uyanan tipler9
- true bir martı olsa olacaklar9
- thusneldaa12
- saraca silsüpüroğlu15
- diamond tema'nın arnavutluğa kaçması9
- ülkesi savaştayken başka ülkede keyif süren kansız9
- ne zaman evleneceksin diye soran akraba11
- oktay kaynarca'nın türkiyeliyim açıklaması22
- kayseri de atatürk heykeline baltalı saldırı13
- abber'ın ruh hastası olması26
Bir Sylvia Plath şiiridir:
Fever 103°
by Sylvia Plath
Pure? What does it mean?
The tongues of hell
Are dull, dull as the triple
Tongues of dull, fat Cerebus
Who wheezes at the gate. Incapable
Of licking clean
The aguey tendon, the sin, the sin.
The tinder cries.
The indelible smell
Of a snuffed candle!
Love, love, the low smokes roll
From me like Isadora's scarves, I'm in a fright
One scarf will catch and anchor in the wheel.
Such yellow sullen smokes
Make their own element. They will not rise,
But trundle round the globe
Choking the aged and the meek,
The weak
Hothouse baby in its crib,
The ghastly orchid
Hanging its hanging garden in the air,
Devilish leopard!
Radiation turned it white
And killed it in an hour.
Greasing the bodies of adulterers
Like Hiroshima ash and eating in.
The sin. The sin.
Darling, all night
I have been flickering, off, on, off, on.
The sheets grow heavy as a lecher's kiss.
Three days. Three nights.
Lemon water, chicken
Water, water make me retch.
I am too pure for you or anyone.
Your body
Hurts me as the world hurts God. I am a lantern -
My head a moon
Of Japanese paper, my gold beaten skin
Infinitely delicate and infinitely expensive.
Does not my heat astound you. And my light.
All by myself I am a huge camellia
Glowing and coming and going, flush on flush.
I think I am going up,
I think I may rise -
The beads of hot metal fly, and I, love, I
Am a pure acetylene
Virgin
Attended by roses,
By kisses, by cherubim,
By whatever these pink things mean.
Not you, nor him.
Not him, nor him
(My selves dissolving, old whore petticoats) -
To Paradise.
___________________________________________________
103 Derece Ateş
Saf? Nedir anlamı bunun?
Cehennemin dilleri
Kasvetlidir, kasvetin üçlü
Dilleri gibi kasvetli, hırıldar
Kapıda şişko Cerebus. Kendi kendisine
Yalayarak temizlemekten âciz
Babafingosunu, günah, günah.
Haykırır çıra.
Çıkmaz kokusu
Üflenmiş bir mumun!
Aşk, aşk, rezil dumanlar dalgalanır
Benden isadora’nın eşarpları gibi, dehşetteyim
Bir eşarp takılıp kalacak ve çapa atacak tekere diye.
Kendi unsurlarını oluşturur
Böyle sarı kurşuni dumanlar. Doğrulmazlar,
Fakat boğarak yaşlı ve alçakgönüllü olanı
Yuvarlanacak etrafında kürenin,
Güçsüz
Sera bebeği beşiğinde,
Beti benzi atmış orkide
Asıyor havada asılı duran bahçesini onun,
iblis leopar!
Beyaza döndürdü onu radyasyon
Ve öldürdü bir saatte.
Hiroşima külü ve içine yiyerek alışı gibi
Yağlayarak bedenlerini zinacı erkeklerin.
Günah. Günah.
Sevgilim, bütün gece
Yanıp sönmekteyim, kapalı, açık, kapalı, açık.
Bir zamparanın öpüşünce ağırlaştı çarşaflar.
Üç gün. Üç gece.
Limon suyu, tavuk
Suyu, su öğürtür beni.
Sana ya da bir başkasına aşırı arıyım ben.
Bedenin yaralar beni, dünyanın Tanrıyı
Yaraladığı gibi. Bir fenerim ben -
Japon kağıdından
Bir ay başım, dövülmüş altın tenim
Sonsuzca hassas ve sonsuzca pahalı.
Şoke etmez mi seni ısım. Ve ışığım.
Kendi başıma dev bir kamelyayım
Kor parıltılı ve gelirim ve giderim, her bir kızartıda.
Sanırım yukarı çıkıyorum,
Doğrulabilirim sanırım -
Sıcak metal boncuklar uçuşur, ve ben, aşk, ben
Saf asetilenim
Bakireyim
Öpüşler, melekler,
Hangi anlama geliyorsa işte bu pembeler
Hizmet eder bana.
Ne sen, ne de O.
Ne O, ne de O.
(Yaşlı orospu jüponu, özlerim çözülmekte) -
Cennete.
Sylvia Plath (1932-1963, ABD)
Çeviren: ismail Haydar Aksoy
Çevirenin notları:
Ted Hughes tarafından editlenmiş Sylvia Plath’ın toplu şiirlerinde Cerebus olarak geçen adı, çeviride Cerebus olarak bırakmayı tercih ettim. Cerebus, muhtemelen bir yazım hatası sonucu, Cerberus olarak yazılmamış olabilir. Cerberus ya da Türkçe bilinen şekilde Kerberos, Hades’in bekçisi üç başlı bir köpektir.
Kendi yorumlama tarzıma göre, “Fever 103°” şiirinin ana temasının saflık, saflık olgusunun eleştirisi, günah (ve bu çerçevede masturbasyon) olduğunu söyleyebilirim. Kerberos’un babafingosunu, erkek köpeklerin genellikle yaptığı gibi, üreme organını yalayarak temizlememesinin saflık bağlamında verilişi, şiirin ana temasının masturbasyonu günah sayan anlayışla bir hesaplama olduğunu öne sürebilirim.
“isadora’nın eşarpları” muhtemelen 1877-1927 yılları arasında yaşamış danscı Isadora Duncan’ın giyiminde demirbaş statüsünde bulunan rengâhenk eşarplara gönderme yapmaktadır.
Fever 103°
by Sylvia Plath
Pure? What does it mean?
The tongues of hell
Are dull, dull as the triple
Tongues of dull, fat Cerebus
Who wheezes at the gate. Incapable
Of licking clean
The aguey tendon, the sin, the sin.
The tinder cries.
The indelible smell
Of a snuffed candle!
Love, love, the low smokes roll
From me like Isadora's scarves, I'm in a fright
One scarf will catch and anchor in the wheel.
Such yellow sullen smokes
Make their own element. They will not rise,
But trundle round the globe
Choking the aged and the meek,
The weak
Hothouse baby in its crib,
The ghastly orchid
Hanging its hanging garden in the air,
Devilish leopard!
Radiation turned it white
And killed it in an hour.
Greasing the bodies of adulterers
Like Hiroshima ash and eating in.
The sin. The sin.
Darling, all night
I have been flickering, off, on, off, on.
The sheets grow heavy as a lecher's kiss.
Three days. Three nights.
Lemon water, chicken
Water, water make me retch.
I am too pure for you or anyone.
Your body
Hurts me as the world hurts God. I am a lantern -
My head a moon
Of Japanese paper, my gold beaten skin
Infinitely delicate and infinitely expensive.
Does not my heat astound you. And my light.
All by myself I am a huge camellia
Glowing and coming and going, flush on flush.
I think I am going up,
I think I may rise -
The beads of hot metal fly, and I, love, I
Am a pure acetylene
Virgin
Attended by roses,
By kisses, by cherubim,
By whatever these pink things mean.
Not you, nor him.
Not him, nor him
(My selves dissolving, old whore petticoats) -
To Paradise.
___________________________________________________
103 Derece Ateş
Saf? Nedir anlamı bunun?
Cehennemin dilleri
Kasvetlidir, kasvetin üçlü
Dilleri gibi kasvetli, hırıldar
Kapıda şişko Cerebus. Kendi kendisine
Yalayarak temizlemekten âciz
Babafingosunu, günah, günah.
Haykırır çıra.
Çıkmaz kokusu
Üflenmiş bir mumun!
Aşk, aşk, rezil dumanlar dalgalanır
Benden isadora’nın eşarpları gibi, dehşetteyim
Bir eşarp takılıp kalacak ve çapa atacak tekere diye.
Kendi unsurlarını oluşturur
Böyle sarı kurşuni dumanlar. Doğrulmazlar,
Fakat boğarak yaşlı ve alçakgönüllü olanı
Yuvarlanacak etrafında kürenin,
Güçsüz
Sera bebeği beşiğinde,
Beti benzi atmış orkide
Asıyor havada asılı duran bahçesini onun,
iblis leopar!
Beyaza döndürdü onu radyasyon
Ve öldürdü bir saatte.
Hiroşima külü ve içine yiyerek alışı gibi
Yağlayarak bedenlerini zinacı erkeklerin.
Günah. Günah.
Sevgilim, bütün gece
Yanıp sönmekteyim, kapalı, açık, kapalı, açık.
Bir zamparanın öpüşünce ağırlaştı çarşaflar.
Üç gün. Üç gece.
Limon suyu, tavuk
Suyu, su öğürtür beni.
Sana ya da bir başkasına aşırı arıyım ben.
Bedenin yaralar beni, dünyanın Tanrıyı
Yaraladığı gibi. Bir fenerim ben -
Japon kağıdından
Bir ay başım, dövülmüş altın tenim
Sonsuzca hassas ve sonsuzca pahalı.
Şoke etmez mi seni ısım. Ve ışığım.
Kendi başıma dev bir kamelyayım
Kor parıltılı ve gelirim ve giderim, her bir kızartıda.
Sanırım yukarı çıkıyorum,
Doğrulabilirim sanırım -
Sıcak metal boncuklar uçuşur, ve ben, aşk, ben
Saf asetilenim
Bakireyim
Öpüşler, melekler,
Hangi anlama geliyorsa işte bu pembeler
Hizmet eder bana.
Ne sen, ne de O.
Ne O, ne de O.
(Yaşlı orospu jüponu, özlerim çözülmekte) -
Cennete.
Sylvia Plath (1932-1963, ABD)
Çeviren: ismail Haydar Aksoy
Çevirenin notları:
Ted Hughes tarafından editlenmiş Sylvia Plath’ın toplu şiirlerinde Cerebus olarak geçen adı, çeviride Cerebus olarak bırakmayı tercih ettim. Cerebus, muhtemelen bir yazım hatası sonucu, Cerberus olarak yazılmamış olabilir. Cerberus ya da Türkçe bilinen şekilde Kerberos, Hades’in bekçisi üç başlı bir köpektir.
Kendi yorumlama tarzıma göre, “Fever 103°” şiirinin ana temasının saflık, saflık olgusunun eleştirisi, günah (ve bu çerçevede masturbasyon) olduğunu söyleyebilirim. Kerberos’un babafingosunu, erkek köpeklerin genellikle yaptığı gibi, üreme organını yalayarak temizlememesinin saflık bağlamında verilişi, şiirin ana temasının masturbasyonu günah sayan anlayışla bir hesaplama olduğunu öne sürebilirim.
“isadora’nın eşarpları” muhtemelen 1877-1927 yılları arasında yaşamış danscı Isadora Duncan’ın giyiminde demirbaş statüsünde bulunan rengâhenk eşarplara gönderme yapmaktadır.
güncel Önemli Başlıklar