bugün
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim10
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri15
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi15
- evli kadın kaçamak yapabilir mi8
- icardi190524
- alınan en güzel iltifat9
- artificialintelligence15
- icardi1905 silik olsun kampanyası28
- bik bik'in balona binmesi26
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar8
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması14
- bir kadının yemek ısmarlaması12
- icardiyi tokat manyağı yapmak12
- futbolcu ismiyle nick almak9
- yol bitimindeki kuytu mekan8
- anın görüntüsü18
- kanınıza rengini verir misiniz16
- abır nerede sorunsalı8
- suriyeliler suriye'ye dönsün9
- erkeğe ne hediye alınır31
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız17
- nickli başlık açanlar çaylak yapılacaktır8
- uzağı göremeyen insan15
- türkiyede çok abartılan arabalar14
- vatandaşlık farkı alan otel10
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım28
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı24
- ideal duş alma sıklığı12
- integralin müfredettan kaldırılması15
- ak partiliyi çok fena döven chp belediye başkanı8
- 26 nisan 2024 adana demirspor galatasaray maçı48
- kültürlü entelektüel alçak gönüllü güzel kadın13
- kekeme olan biri doktor olurmu11
- arkadaşlar cumaya neden gelmediniz14
- nickini google da aratınca çıkan ilk görsel16
- seni seviyoruz insan olmaya çeyrek kala8
- bik bik moderatör olunca bana kız ayarlar mı10
- antalya'ya abartılmış şehir diyen göt11
- istanbul suriyenin başkentidir12
- nervio'nun ellerinde cenneti koklamak9
- cumaya gidenlerin çok azalması13
- pahalılıktan dolayı suriyeye dönen kadın8
- azerileri çok seviyorum ne yapmalıyım13
- genç kızlıktan teyzeliğe geçiş12
- aristoteles'in orta yolu10
kalbe dokunan bir sözdür. tam metni yazmak gerekirse;
yarayla alay eder, yaralanmamış olan.
(juliet yukarıda pencerede görülür)
dur, şu pencereden süzülen ışık da ne?
evet, orası doğru, juliet de güneşi!
yüksel ey güzel güneş, öldür şu kıskanç ay’ı,
bak nasıl da sararıp soluvermiş tanrıça kederden
sen ondan daha güzelsin diye.
kıskandığı için vazgeç ona bağlılıktan,
sayrılı ve toydur bakirelik giysisi.
soytarılar giyer bunu ancak
sen çıkar bu giysileri, at üzerinden.
kadınım benim, ah benim sevgilim bu!
ne olur ah, bilseydin sevgilim olduğunu!
konuşuyor, ama bir şey de demiyor;
ne çıkar, anlatıyor ya gözleriyle
karşılık vereceğim ben de!
amma da yüzsüzüm, konuştuğu ben değilim ki!
tüm göklerin en güzel yıldızlarından ikisi,
yalvarıyorlar onun gözlerine işleri olduğundan:
biz dönünceye dek siz parıldayın diye.
gözleri gökte olsaydı, yıldızlar da onun yüzünde,
utandırırdı yıldızları yanaklarının parlaklığı,
gün ışığının kandili utandırdığı gibi tıpkı.
öyle parlak bir ışık ağlayanı olurdu ki gözleri gökte,
gece bitti sanarak kuşlar cıvıldaşırdı.
bak, nasıl da dayamış yanağını eline !
ah, eline giydiği eldiven olaydım da
dokunaydım yanağına.
konuşuyor.ey parlak melek, konuş yine!
sen, göz kamaştıran bir parlaklık veriyorsun geceye;
cennetin kanatlı ulağısın başımın üstünde,
tıpkı ölümlülerin hayretle açılan gözlerine gördüğün gibi.
tembel bulutlara binip uçarken o havanın kucağında,
onu seyreden insanlar gibi hayranlıkla,
öylece bakıyorum ben sana.
romeo ve juliet
william shakespeare
yarayla alay eder, yaralanmamış olan.
(juliet yukarıda pencerede görülür)
dur, şu pencereden süzülen ışık da ne?
evet, orası doğru, juliet de güneşi!
yüksel ey güzel güneş, öldür şu kıskanç ay’ı,
bak nasıl da sararıp soluvermiş tanrıça kederden
sen ondan daha güzelsin diye.
kıskandığı için vazgeç ona bağlılıktan,
sayrılı ve toydur bakirelik giysisi.
soytarılar giyer bunu ancak
sen çıkar bu giysileri, at üzerinden.
kadınım benim, ah benim sevgilim bu!
ne olur ah, bilseydin sevgilim olduğunu!
konuşuyor, ama bir şey de demiyor;
ne çıkar, anlatıyor ya gözleriyle
karşılık vereceğim ben de!
amma da yüzsüzüm, konuştuğu ben değilim ki!
tüm göklerin en güzel yıldızlarından ikisi,
yalvarıyorlar onun gözlerine işleri olduğundan:
biz dönünceye dek siz parıldayın diye.
gözleri gökte olsaydı, yıldızlar da onun yüzünde,
utandırırdı yıldızları yanaklarının parlaklığı,
gün ışığının kandili utandırdığı gibi tıpkı.
öyle parlak bir ışık ağlayanı olurdu ki gözleri gökte,
gece bitti sanarak kuşlar cıvıldaşırdı.
bak, nasıl da dayamış yanağını eline !
ah, eline giydiği eldiven olaydım da
dokunaydım yanağına.
konuşuyor.ey parlak melek, konuş yine!
sen, göz kamaştıran bir parlaklık veriyorsun geceye;
cennetin kanatlı ulağısın başımın üstünde,
tıpkı ölümlülerin hayretle açılan gözlerine gördüğün gibi.
tembel bulutlara binip uçarken o havanın kucağında,
onu seyreden insanlar gibi hayranlıkla,
öylece bakıyorum ben sana.
romeo ve juliet
william shakespeare
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar