narkotik şube

bir gün sahil kasabasına giderken denk gelmişliğim vardır. ağaçlık ve bahçelik olan 30 km dar bir yolda müsait yere uygulama noktası koymuşlar. durdurdular, üstümü aradılar. demek ki tipten potansiyelimiz var. gözler de allerjim olduğu için biraz kırmızıydı. sonra cebimi ararken göz damlası taşıdığımı farkettiler. bagajı açalım dediler, geçen yazdan kalma bagajda bir demet çiçek vardı. annem toplamış nazardan korusun diye bagaja yerleştirmiş. yüzerlik otu derler. ot da çoktan kurumuştu, buna narkotik muamelesi yaptılar, sordular da durdular. arkadaşla olayı anlattık, biz hekimiz dedik, hekimseniz bu otun ne olduğunu bilmeniz gerekir diyorlar.
memur bey biz botanikçi değiliz, siz bizden daha çok görüyosunuz dedik, hadi eyvallah dedik ve çektik gittik.
sonradan öğrendik o bölge narkotik transportunda aktif kullanılan bir yolmuş. polislerin de içkirlenmesi ondanmış.

edit: içkirlenmek= iç anadoluda işgillenmek kelimesinin yöresel hali.