bugün

302 otobüs ile uzun yola gitmiş nesil

efsaneydi ya...

doğan körfez vardı misal.
otobüsleri pırıl pırıldı doğan körfez'in, jantları böyle parlak olurdu, ilgimi çekerdi. jet gibi giderdi doğan körfezler.

ha jet demişken hataylı jet ve has firmaları acayip kapışırdı nur dağlarında.

urfa cesur'la da seç otobüsleri kapışırdı.

bir de çayırağası vardı.

bunların hakikaten tek rakibi o zamanlar türk hava yollarıydı.
kaptanlar kaliteliydi bir kere kardeşim, kaptanlar kaliteli, araç mercedes olunca muavinler de kaliteli olurdu.
pervane gibi dönerdi etrafınızda.

hiçbir muavin kimsenin üstüne boşalmazdı hem.
hem o zaman daha metro turizm de yoktu. o yüzden yollar da otobüsler de güvenliydi.

belki koltuk arkalarında lcd tv yoktu ama krom kaplı kül tablaları vardı. 40 kişinin 20'si her daim sigara içerdi illa.

sonra 303'ler ve 302 s'ler çıktı.
peşisıra mitsubishi marathon'lar gözüktü yollarda.

bizim 302'ler de ya fabrika servisi oldu, ya belediye otobüsü, ya da deplasman otobüsü.
buram buram esrar kokusu sindi onlara deplasman yollarında.

şarkılar bestelendi uğrunda.

en sağdan gidelim,
en keskin virajları dönelim,
uçalım, ölelim,
ebemizin amını görelim...
oooo, oooo...

bonus;
görsel