bugün

osmanlı devletine duyulan nefret

Osmanlı Devleti'ne karşı duyulan bir nefret bilinçli bir nefret değildir.
Zira yüzlerce yıl dünyanın 50 yıl bile birarada tutamadığı toplumları birarada tutma başarısını göstermiş bir devletten nefret edilmez, takdir edilir.
Ama bugün Osmanlı'nın temsil ettiği değerler bunlar değil.
Son yıllarında düştükleri durumlar. Yıkılma dönemi sultanlarının gösterdiği basiretsizlikler.
Osmanlı'nın o dönem fetihlerini hala büyük bir özlemle anmak... Dünyanın hiçbir yerinde 600 yıl önce fethedilen yerler için kutlama yapılmıyordur. Biz de yapılıyor. Ama bize karşı yapıldığı zaman tepki gösteriyoruz. Maltalılar adalarını en güçlü zamanında fethedemeyen Osmanlı'yı mat ettikleri için kutlama yapıyorlar biz bunu "Türk Nefreti" olarak algılıyoruz.
Son dönemlerinde bile elinden gelen güçle bir şeyleri değiştirmeye çalışan sultanları hariç tutuyorum ama o kadar berbat bir hale gelinmişti ki kurtulmak için debelenmeye çalışıldıkça bataklık misali daha da derine batıyorduk.
Söz gelimi 2. Mahmut... Bence Osmanlı'nın en cesur, en ilerici sultanlarından biriydi. Cesurdu ve ona kadar kimsenin cesaret edemediği bir şekilde Yeniçeri Ocağı'nı kaldırdı. Topa tutarak hem de... Sonra yerine yeni bir ordu kurdu. Daha modern silahlarla donatılmış, daha modern savaş taktikleriyle yetiştirilmiş bir ordu. Çok büyük bir cesaret. Ama sonra bu kurulan orduyu kendi valisi, Mısır Hidiv'i Kavalalı Mehmet Ali Paşa'nın oğlu ibrahim Paşa'nın ordusuna Önce Suriye'de sonra Konya Ovası'nda 2 defa yenilince valinin ordusu Kütahya'ya kadar geldi. Düşünün ki bir devletin valisi devleti ele geçirmek üzereydi. 2. Mahmut Fransa ve ingiltere'den yardım istemek zorunda kaldı. Ama onlar Mısır Valisi'nden yana tavır aldılar. Sultan bu sefer de Rusya'dan yardım istemek zorunda kaldı. Rusya yardım etmek için askerlerini Anadolu'ya sokup gemilerini istanbul önlerine getirince bu sefer ingiltere ve Fransa tutuştu. Bu sefer onlar baskı yaparak Ruslarla anlaşmanın bozulmasını istediler. Koca devlet o zamanın devleri sayılan Fransa, ingiltere ve Rusya arasında elden ele dolaşan bir top gibiydi. işte tarihimizin Mohaç Zaferi, Mercidabık Zaferi gibi bu yönleri de var. Ama bugün anılırken hala fetihler ve savaşlar ele alınıyor.

Osmanlı'yı yok etmeye götüren süreç Mısır'ın fethinden sonra gelen halifelik sonrası başladı. Osmanlı idaresinde dinin de devreye girmesi ile sultanlar fetvalar yazdırarak hükümranlıklarını devamını sağladılar. Saltanat nedeniyle bugün seyrederken belki de kızdığımız "Muhteşem Yüzyıl" daki ana olaylar ne yazık ki gerçektir. Bilinen en büyük Osmanlı Sultanı Kanuni Sultan Süleyman her ne kadar muhteşem lakabını hakedecek denli iyi bir siyasetçi olmasına rağmen aynı zamanda 2-3 yaşındaki torunlarıyla birlikte oğullarını da öldüren bir sultandır. Aslında Kanuni'nin bir türlü ölmemesi ve o dönemin şartlarına göre çok uzun yaşaması Osmanlı için gerçekten bir talihsizlik olmuştur.

Kısacası demem odur ki Osmanlı sadece bir yönüyle anıldığı için tepki çekiyor. Bu tepki aynı CHP'nin Atatürk'ü putlaştırması gibi bir kesim de Osmanlı'yı putlaştırıyor. Bu da bir kesimin neden sevdiğini bilmeden sevmesine bir kesimin de neden sevmediğini bilmeden sevmemesine neden olmaktadır.