bugün

kedi

15 aydır beraber yaşadığım, tabiatında şizofreni kodlanmış olduğu çok belli evcil hayvan.
aslında evcil hayvan demek çok da doğru değil zira evrimleşmeleri sürecinde insan ırkına adapte olmaları için daha 2000 yıl civarında bir süre var.
köpekler kadar sadık ve bağımlı karakterde varlıklar değiller ve bence kedilerin insanlara bu kadar haz vermesinin ve hayranlık beslememizin sebebi de bu vahşilik/evcillik arasındaki geçiş süreci.
sokaktan bulduğumda annesi ve 3 kardeşi yanında ölü olan ve neredeyse kendisi de ölmek üzere olan bir sarışın dali.
salvador dali hayranlığımdan ve kendisine bir kediye benzettiğimden adını dali koymak pek de zor olmadı.

büyüdükçe özel bir tür olduğu da ortaya çıktı, kocaman ve inanılmaz tüylü kuyruğu ve kocaman kafasıyla maine coon ve norveç orman kedisi arası boyutlara sahip.
ancak hayranlık noktası tipinde değil hareketlerinde başlıyor.
diyelim ki 20 kişi evdesiniz ve ufak bir davet ortamı var. herkes gülüyor, keyifli bir ortam ve tam uzak noktada dali duvarla arasında 10 cm olacak şekilde duvara kilitlenmiş halde. yani bir canlı bu kadar "sikimde değilsiniz" imajı verebilir.
kendine has karakteri sizinkiyle birleştiğinde ortaya çıkan varlık sizinle hem bir ev arkadaşı hem de bir evlat ilişkisi yürütüyor.
öyle ki artık gidesiniz geliyor bi yerden sonra. ki bu yüzden kediler evin sahibi oluyor zamanla.

anlatılmaz yaşanır cümlesi tam olarak bu hayvan için edilmiş bir laf.
herkese tavsiyemdir, bir kediyle hayatınızı paylaşın arkadaşlar.