bugün

nazım hikmet in ahlaksız bir insan olması

Nazım'ın Türk dilinde yazılmış en iyi şiirleri kaleme almış olduğu gerçeğini değiştirmeyen iddiadır.
Çapkınlıkları, şıpsevdiliği, sadakatsizliği yalnızca hayatındaki kadınları ilgilendirir.
Nazım'ın hayatındaki kadınlar ve onlara yaptıklarının, örneğin bir picasso'nun yaptıklarının yanında esamesi okunmaz.
Ama hiçbir ispanyol'un "picasso ahlaksızdır." Deyip en büyük sanatçılarından birini yerden yere vurduğuna da rastlanmamıştır. (Belki ahlaksızlığı dillere destan franco dönemindeki faşistler yapmış olabilir.)
Nazım bizim örnek aldığımız, yaptıklarını taklit ettiğimiz bir kanaat önderi değil. Sanatçıdır. Sanat ırktan, dinden, milletten bağımsızdır. Sanat evrenseldir.
Örneğin Nazım, "kız çocuğu" şiirini hiroşima'da atom bombası atılması sonucu acılar içinde ölen sadako sasaki için yazmış. Bu şiir 60'ların en önemli folk-rock gruplarından biri olan the byrds tarafından bestelendi ve grubun önemli albümlerinden fifth Dimension albümünde yer aldı. Daha sonra gene dünyaca ünlü Pete Seeger tarafından Headlines & Footnotes albümünde ve This Mortal Coil tarafından Blood albümünde seslendirildi.
Nazım hikmet olmak böyle bir şey. Üzerinden yıllar bile geçse yazdıklarının dünya çapında da, popüler kültürde de yeri var.
Hal böyleyken, böyle bir sanatçıyı, sadece tarafları ilgilendiren gönül ilişkileri üzerinden ahlaksız diye yaftalamaya çalışmayı hem aptalca hem de zavallıca buluyorum.
Aşk hayatı özeldir. Üçüncü kişileri ilgilendirmez.