başkası adına utanmak

Başkası adına utanmakla geçti yıllarımız. sınıfta insanları güldürmek için saçmalayan insanlar adına utanırdık, bir toplulukta prim yapma uğraşıyla küçük duruma düşenler adına utanırdık, kadın programlarındaki sunucular adına utanırdık, sevmediğimiz bir kişi adına bile olsa utanırdık hep. bu duyguyu çekilmez kılan ise elinizden bir şey gelmiyor olmasıydı. ne zaman susacaktı karşıdaki ? ne zaman bitecekti kadın programları ? bu ve bunun gibi birçok durum ve bu durumlara karşılık olarak çoğaltılabilecek binlerce soru. ama hiçbirinin kesin bir cevabı yok. cevabı verecek kişi onun adına utandığımız kişi. ne zaman o kişi utanacak yaptıklarından o zaman bitecek sendeki onun adına utanma duygusu.

Son yıllarda yaşananlar gerçekten içler acısı. gezi parkı'nda ölen gençler, suruç'ta insanlık dışı bir saldırı sonucu gencecik yaşta parçalanan bedenler, hayatlar. peki ya ankara'da olanlara ne demeli ? hatta konuyu daha da genişletelim; hepsinin ortak özelliği gariban çocuğu olmaları olan askerlerimizin hain saldırılarla sürekli olarak şehit ediliyor olmaları ? özür dilerim ama hatırlatmak zorundayım soma'da da ekmek parası için yerin kilometrelerce altına inen 300 işçimiz çıkamadılar oradan bir daha peki buna ne demeli ? bu verdiğimiz örnekler sözün bittiği yerler evet. sözcüklerin boğazlarda düğümlendiği anlar.

demokrasi ile yönetilen bir ülkede yaşıyoruz ve çoğunluğun seçtiği milletvekilleri bizi temsil ediyorlar meclis'te. yine bizlerin seçtiği başbakanlar ''cumhurbaşkanları !'' bizi temsil ediyorlar tüm dünyaya yıllarca. peki oturup bir düşünün bakalım bu adamlar milleti temsil eden adamlarsa bize yukarıda olanlar hatırlatıldığında; '' işçi ölümleri madenciliğin fıtratında var, o çocuklar orada ne arıyorlardı ? , canlı bomba eylem yapmadığı sürece biz onu tutuklayamayız '' tarzı cümleler kurar mıydık ? tüm samimiyetimle söylüyorum ki ben kurmazdım bu cümleleri, kuramazdım. ama emin olduğum bir şey daha var; siz, onları başa getirenler, siz kurardınız bu cümleleri, kuruyorsunuz da ! bu ve bunun gibi yapılan birçok açıklamadan sonra başbakan adına utandım, cumhurbaşkan'ı adına utandım. onları başa getirenler adına da utanıyorum çünkü demokratik bir ülkede yaşıyoruz biz. son yıllarda zamanımın çoğu yine başkaları adına utanmak ile geçiyor. bazen diyorum ki keşke eskiden olduğu gibi sadece evlilik programlarındaki kişiler adına utansak.

ama şunu asla unutmamalıyız; başkası adına utanmak insan sevgisinden kaynaklanır. biz şu an devleti yönetip sürekli olarak saçmalayan ve insanları siyasi görüşüne, dinlerine, ırklarına göre her açıklamalarında kutuplaştıran devlet büyükleri adına, onları bu koltuklara getirenler adına utanıyoruz. çünkü biz insanı seviyoruz, insana değer veriyoruz.