kıyıya vuran suriyeli çocuk cesetleri

Karaya vuran cesetlere üzülüyor muyuz? Evet.

Peki o cesetler nefes alırken onları kontrolsüz bir şekilde oradan oraya savuran yöneticilere ne demek lazım?

insanlığınızı suriyeli bir dilencinin eline sıkıştırdığınız bir liralık madeni parayla kazandığınızı mı sanıyorsunuz? Ya da çocuğunuzun burun kıvırdığı artık kullanmak istemediği öte berisini vererek onlara insanlık yaptığınızı mı sanıyorsunuz? Hak dinin emri kendine ne alıyorsan yardım etmek istediğin kişiye de aynını alacaksın demiyor mu? Öyle verdiğiniz bir liralık madeni parayla, eskimiş giyisi yırtılmış yorganla insanlık dersi vermeye kalkışmayın!

insanlık kıyıya vurmuşmuş bak bak onun yerine bir balina vursaymış kıyamet koparmış...

Kardeşim, o insanlar suriyeliler, bu ülkeye gelmesin demediler. Romanya'da olduğu gibi sınır kapısında bekletilmedi suriyeliler, 50 tane suriyeli ülkeye alınacak dendiğinde hiçbir vatandaş zıplamadı. Sadece üç milyon boğazı milli sermayeye dahil ederken bir plan program dahilinde yapmak gerekmez miydi? diye sordular.

Ülkenin güvenli bölgelerinde kurulacak kapsamlı konteyner kentlere bu insanlar yerleştirilse ve her hareketleri kayıt altında olsaydı kötü mü olurdu?

Körfez savaşından sonra göç eden insanların yaptıklarından hiç mi tecrübe kazanılmadı. Yirmi yıl önce gelenler bugün ülkenin bazı bölgelerinde özerklik ilanlarında bulunurlarken yeni gelenlerin kontrolsüzce ortalığa dağılmasına izin vermek ne kadar akıllıca?

Ümmetçilik adı altında insanlık pazarlamaktan vazgeçin! O insanlar buraya gelmesin demiyoruz biz sadece denetim altında olsunlar sokakta yaşamasınlar, dilenmesinler diyoruz. Yine biz bakalım eyvallah ama nerede olduklarını, ne yaptıklarını bilelim! Ülkelerindeki savaş bittiğinde memleketlerini tekrar inşa edebilmeleri için geri gönderebilelim istiyoruz.

Bu isteklerimiz kötü istekler midir? Böyle düşündüğümüz için günahkâr veya insanlık düşmanı mıyız?