bugün

ben bu yazıyı kendime yazdım

Ne istiyorum biliyor musun? Aslında kimine göre çok şey kimine göre ise hiçbir şey, bir tutam mutluluk, bir tutam gülümseme bir tutam sevgi bir tutam aşk ve en çok sen.Biliyorum çünkü sen olmazsan bunların hiçbiri olmayacak.Tamam klasik para kazanayım yeter diyen romantik yazarlar gibi oldu bu paragraf...
Sana kırgınım, ben değişmedim hemde hiç, ilk gün nasılsam şimdi de öyleyim.Sana aşığım hemde hiç olmadığım kadar...Hayır sus bir şey deme, biliyorum ne diyeceğini ama ben seni ile başlayan cümleler bunlar..Canımı yakacak...Canımızı yakacak herkesten her şeyden daha çok güvendiğini biliyorum bana, inan seni kırmayacağım üzmeyeceğim, bir gram göz yaşını döktürmeyeceğim.
Açıkçası en kutsalına ihanet etmiş gibi hissediyorum sen "Ama ben seni..." ile başlayan cümle kurduğunda, bunun ne demek olduğunu asla bilmeyeceksin bilemeyeceksin..
Annenin babanın seni büyütürken kullandığı süslü püslü canımlı cicimli cümleleri benden asla duyamayacaksın da, evet sikmişim romantikliğini laf ebeliğinden başka bir şey değil bunlar..Sana hep adınla, adının "manasıyla" hitap edeceğim.
Kurduğun hayallerde asla olmayacağımı bildiğim halde her gün biraz daha yaklaşmaya çalışıyorum sana..Belki de asla dememeliyim ama olsun şimdilik en azından böyle, ne dersin beraber Eyfel kulesi önünde selfie çeker miyiz? Buckingham sarayını hayranlıklar izlerken öpüşür müyüz? Yada pisa kulesi önünde çimlere uzanıp, başın göğsümde gökyüzünü seyreder miyiz?Ya Fiyortlara ne demeli? Doğa harikası tıpkı senin gibi!Evet yüzünün kızardığını görür gibiyim, olsun o hafif pembemsi kırmızılık bile sana öyle güzel yakışıyor ki, manzarasını izleme keyfi bana kalıyor, her neyse fiyortlar diyordum, bu doğa harikalarını soğuktan titreye titreye beraber görür müyüz?Uyan uyan bunlar sadece hayal dediğini duyar gibiyim..Nolmuş hayal edemez miyiz? Hayal kurmadan yaşanır mı?

Dur bir deneyim