bugün

yeni anayasa taslağı

-türkiye cumhuriyeti'ne vatandaşlık bağı ile bağlı herkes türktür; yok!
-türkiye devletinin dili türkçedir; yok!
-askeri yargı; yok!
-kılık kıyafet devrimi; yok!
-laiklik; yeniden yorumlanacak!

peki o yok bu yokta akp'nin anayasasında neler var acaba?

aralarında çok değerli(!) eğitim kurumu, demokrasi yanlısı bilgi üniversitesi'nin de hocalarının olduğu akp'li anayasa hazırlayıcı takımın müthiş çalışmasını irdelemeye çalışacağız. içerisinde atatürk'ün ve devrimlerinin olmadığı bir anayasanın ülkemizi ne kadar aydınlık(!) yarınlara taşıyacağını göreceğiz.

bu soroscu anayasa hocalarının ilk bombası türklük kavramı yerine türkiyelilik kavramını oturtması olabilir. nerelisin? türkiyeliyim ağbi hesabı. tabii ki türklük gibi faşist bir kavramı niye destekleyelim ki. 3000 yıllık kimliğimizden vazgeçmemizi bir takım etnik süprüntülerle, batılı liberal dostlarımız istiyorsa elbette vazgeçeceğiz.

senelerden beri akp'nin ve onun temsil ettiği zihniyetin herşeyin başında türk düşmanı olduğunu bu partinin en önde gelen isimlerinin türk olmadığını ve türklük kimliğiyle çatışan isimleri bünyelerinde barındırdığını söyledik. bazıları bizi alaya aldı. şimdi diyorum ki ey akp'ye oy veren bilumum vatandaş! bundan sonra kendine türk dersen en büyük ikiyüzlü ve yalancısın.

sivil anayasanın bir güzelliğide bu ülke için, cumhuriyetin kurumları tarafından yetiştirilmiş askerlerin, generallerin sudan bahanelerle sivil yargı önüne çıkarılabilecek olması. ben ırak'ta yapıldığı gibi saddam'ı nasıl bir kürt hakime yargılattılarsa, güneydoğu da mücadele eden türk subaylarını da kürt hakimlere yargılatmalarını öneriyorum. tabii amerika'nın ancak ve ancak ırak'ı işgal ederek yaptırabildiği bu uygulamayı ülkemizde akp eliyle yapıyor olması da kadayıfın kaymağı gibi bir ironi. işgal kuvvetlerinin ırak'ta çıkartamadığı petrol yasasını utanma ve sıkılma duygularından yoksun bir şekilde, hayasızca, onaylaması için a. necdet sezer gibi bir cumhurbaşkanına gönderen akp partisinden de bu beklenirdi.

tabii biraz da dinci seçmene ekmek atmak lazım. islamı hayat tarzını temsil eden ve kadın hakkı olarak sayılmak şöyle dursun ve fakat kadının özgürlüğü karşısındaki en büyük tehdit olan türbana da üniversitelerde yer vermeli. dininin kendisi için yemek pişirmek, çocuk doğurmak ve erkeğini memnun etmek gibi görevler verdiği ''müslüman'' kadını, sanki inandığı din buna izin veriyormuş gibi, üniversite sıralarında erkeklerle yanyana otursun, kendine meslek edinme gayesi içine düşsün.

efendiler! böyle bir anayasa ancak bir işgal ülkesinde çıkartılır. hırvatistan kendi komutanlarını yargılaması için bastıran ab'ye rest çektiği için üyelik sürecini dondurdular. biz de ise ordu düşmanlarının en büyük destekçisi siyasi iktidar durumundadır. milli kimliğimize, tarihimize, cumhuriyetimize, devrimlere düşman herkes, sayıları ne kadar çok olursa olsun kendi yarattıkları felakette helak olacaklardır. unutmayalım ki türkiye cumhuriyeti yıkılırsa hepimiz bu duvarın altında kalırız ve bu topraklar öyle kolay kolay kimseye de yar olmaz...