bugün
- 26 nisan 2024 adana demirspor galatasaray maçı33
- genç kızlıktan teyzeliğe geçiş13
- yakışıklı erkeği çirkin gösterecek şeyler19
- sözlük kızlarının don renkleri20
- azerileri çok seviyorum ne yapmalıyım11
- türkiyede çok abartılan arabalar15
- kanınıza rengini verir misiniz15
- anın görüntüsü17
- uzağı göremeyen insan8
- aristoteles'in orta yolu10
- arkadaşlar cumaya neden gelmediniz12
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri15
- bir sözlük kızı ile yakınlaşmak16
- manyak olmaya karar verdim silik olsun kampanyası14
- ak partiliyi çok fena döven chp belediye başkanı19
- akrep burcu9
- bik bik moderatör olsun15
- 22 şubat 2024 sparta prag galatasaray maçı14
- birini donuzlayarak ceza vermek9
- patiswiss15
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı10
- arkadaşlar biri var18
- karınıza range rover alır mısınız25
- kent lokantası niye bedava değil demek22
- boşuna yaşıyorum hissi18
- avrupanın yarrağı yemesi yakındır19
- evlilik17
- akp seçmeni9
- ali erbaş12
- escort fiyatlarının güncellenmesi12
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi11
- modern kadinin ucuz ve kolay ulasilabilir olmasi17
- icardi1905 silik olsun kampanyası27
- nervio'ya aşık olmak10
- balayını italyada yapmak isteyen nişanlı14
- futbolcu ismiyle nick almak14
- chp'li o tekin'in öcalan'ın fotosu ile pozu37
- demet akalın'ın zeka seviyesi12
- gina carano9
- icardi19059
- türkiye işçi partisi9
- ellerim bos gonlum hos9
- bir kadında ilk baktığınız yer neresi9
- 31 mart 2024 cumhuriyet halk partisinin zaferi8
- aynı dizileri tekrar tekrar izlemek8
- karımın çok mutlu olacağı gerçeği13
- kadınların boşanmış erkeğe bakışı9
- merfulu8
- sözlük kızlarının ayakkabıları18
- eloande'ye koca buluyoruz kampanyası8
yazan: nadejda krupskaya
özgün adı: reminiscenses of lenin
bibliotek yayınları
şubat 1990
ingilizceden çeviren mehmet şimşet
Önderler mücadelenin içinde doğarlar ve ölümsüzleşirler. Çünkü önderlik ideolojidir, politikadır, stratejidir, taktiktir. Ve bunların somut ifadesi olan örgüttür. Örgüt, ezilen, sömürülen, halkların emperyalizme karşı en önemli silahlardan biridir.
Lenin, Asya''dan Avrupa''ya uzanan uçsuz bucaksız topraklar üzerinde dilleri, kültürleri, inançları birbirinden ayrı milyonlarca insanı sosyalizm bayrağı altında birleştirmiş ve ezilen halkların kendi iktidarlarını kendi elleriyle kurabileceklerini göstermiştir. Artık bütün dünya görmüştür ki, emperyalizm yenilmez bir güç değildir, görmüştür ki açlık, yoksulluk ve zulüm bir kader değildir.
Bunu başarının sahibi olan Lenin''in, devrimci teoriye katkıları esas olarak emperyalizm, devlet, devrim ve örgüt konularında yoğunlaşır. Bu nedenle de Lenin''i anmak, Lenin''in bu konudaki devrimci öğretilerini hatırlamaktan, bir kez daha kavramaya çalışmaktan ayrı düşünülemez. Elbette bunların hepsine bir anma yazısı içerisinde değinilemez. Bu yazıda daha çok Lenin''in örgüt konusundaki tespitlerine değineceğiz, ama şu kadarını belirtmeliyiz: her kim ki, bugün emperyalizme ilişkin Lenin''in evrensel tespitlerini reddediyorsa, her kim ki, çelik çekirdek anlamındaki bir devrimci örgütü reddediyorsa, her kim ki, mevcut devleti yıkma hedefinden uzaksa, devrimi değil, reformları hedefliyorsa, onun Leninizmle, Leninistlikle bir ilgisi yoktur.
Leninizm onyıllardır reformistler, oportünistler tarafından hem de Leninizmi savunma adına açık ya da gizli tahrif ve inkar edilmektedir. Dergilerine bakarsınız Lenin''in adından, portrelerinden geçilmez ama pratikte Leninizmden bir iz görmek çok zordur. ''Komünistliği'' kimseye bırakmayan bu Leninizm tahrifatçıları her konuşmalarında, her yazılarında Lenin''in adını dillerinden düşürmemekte, kendi oportünizmlerini, reformizmlerini Lenin&den alıntılarla doğrulamaya çalışmaktadırlar. Oportünizm, bu konuda bilinen bütün hilelere başvurur. Zaman-mekan kavramını birbirine karıştırmakta, evrensel olanla özgün olanı ters yüz etmektedir. Yani aslında oldukça açık ve net olan teoriyi bulanıklaştırarak, karmaşıklaştırarak halktan uzaklaştırmaktadırlar. Çünkü teori basit, sade ve özlü bir şekilde ortaya konulduğunda kendi gerçekleri açığa çıkacaktır.
Önderlik Örgütleyebilmektir
Lenin diyor ki:''Bana bir profesyonel devrimciler örgütü verin, dünyayı yerinden oynatayım.'' Kazanmanın yolu oldukça nettir, örgütü yaratmak. Ama herhangi bir örgüt değil, Lenin''in sözünü ettiği profesyonel devrimciler örgütü. Bu Leninin yıllarca verdiği mücadelenin, kavganın özünü oluşturur. Sürgünde geçirdiği yıllar, Rusya''da gizliliğin esas olduğu koşullarda kadrolar yetiştirirken, talimatlar gönderirken, Menşeviklere karşı amansız bir kavga verirken hedefinde hep sağlam bir örgüt yaratma vardır.
Milyonları bulan işçileri, emekçileri, köylüleri, öğrencileri biraraya getirip, tek bir hedefte birleştirip büyük bir güce dönüştürebilmenin tek yoludur örgütlenme.
''Ne Yapmalı'' broşürü Lenin''in örgütlenme için yaptığı çağrıdır.
''Kitap başlı başına örgütlenme için yapılan ateşli bir çağrıydı, geniş kapsamlı bir örgütsel plan içeriyordu, bu örgütlenme içerisinde herkes kendisine bir yer bulabilir, herkes devrimci mekanizmanın, ne kadar küçük olursa olsun, o olmaksızın mekanizmanın çalışmayacağı bir çarkı olabilirdi.''
Rusya-Japonya savaşıyla birlikte halkın yoksulluğu daha da artmış, Çarlığın baskıcı, zalim yüzü iyice görülmüştü. Bu durum işçi sınıfı için yeni bir dönemin başlangıcını ifade ediyordu. Gösteriler, polisle çatışmalar giderek artıyordu.
Başlangıçta bir hareket vardı ve artık Bolşeviklerin görevi bu hareketin yanında olmak ve sonuna kadar götürmekti. Hazırlıklar da bu yönde olmalıydı. Artık görev silahlanmaktı ve savaşı yükseltmekti. Petersburgda bir savaş komisyonu kurulur ve Lenin acil görevler için şunları söyler:
''Bu sorunda şemalar, savaş komisyonunun işlevleri ve hakları üzerine uzun uzadıya tartışmalar son derece yersizdir. Burada gereksinimi duyulan şey, büyük bir enerji ve yine enerjidir. Altı aydan fazla bir süredir bombalardan sözedildiğini ve hala bir tek bombanın bile imal edilemediğini dehşetle, sözcüğün tam anlamıyla dehşetle görüyorum! Bunu yapanlar da aydın insanlar... Gençliğe gidin beyler! tek çare budur. Aksi halde gerçekten treni kaçıracaksınız... Geç kalacaksınız ve bütün o bilgili tasarılarınız, planlarınız, krokileriniz, şemalarınız ve mükemmel reçetelerinizle, fakat örgütsüz ve eylemsiz olarak oturup kalacaksınız bir köşede... Hemen mücadele grupları kurun... 3 kişiden on kişiye, otuz kişiye vb. kadar olan bu birlikler, vakit geçirmeksizin kurulmalı, tabanca, bıçak, yangın çıkarmak için gaza batırılmış bez parçalarıyla elden geldiğince iyi silahlanmalıdırlar... Formalitelerden vazgeçin, tanrı aşkına bütün şemaları bir yana bırakın, bütün o işlevleri, hakları ve ayrıcalıkları cehennemin dibine gönderin.''
Bu ayaklanma yenilgiyle sonuçlandı. Bu yenilgi geçiciydi. işçi sınıfının devrimci dinamiklerinin ne kadar güçlü olduğu görülmüştü. Ve eksiklerin nerede olduğu da görülmüştü. Şimdi daha kararlı bir şekilde örgütlenmeyi sürdürmek gerekliydi.
Gerçeklerin gözünün içini bakmaktan korkmayalım. En son mücadele biçimlerinin kazandırdığı deneyimleri benimseme ve deneyimleri özümseme, güçlerimizi, hareketin ana merkezlerinde hazırlama ve örgütleme yönleriyle karşı karşıyayız.(Lenin s. 139)
1905 yenilgisinden sonra Rusyada devrimcilere karşı baskılar iyice yoğunlaşmıştır. Bu koşullar illegal mücadelenin zor yıllarıdır. Ve ideolojik mücadelenin öneminin son derece arttığı dönemdir. Çünkü yenilginin ve çarlığın baskılarının sonucu ortalığı gerici, sapkın ideolojiler doldurmuştur. Gündemde ideolojik mücadeleyi yükseltip örgütü sağlamlaştırmak vardır. 1910 yılında Lenin yoldaşlarına şu çağrıyı yapıyordu
Yoldaşlar, görev başına: Her yerde örgütlerinizi kurmaya, Sosyal Demokrat Partili işçi Birliklerini yaratmaya ve bunları güçlendirmeye, ekonomik ve siyasal ajitasyonları geliştirmeye başlayınız. ilk Rus Devriminde proletarya, kitlelere özgürlük için dövüşmeyi öğretti, ikinci devrimde ise onları zafere götürecektir.(N. Krupskaya, Leninden Anılar, c.2, s.45)
Devrim Rusyada iyice yakınlaştığını ayaklanmalarla gösteriyordu. Çarlığın karşısında olan yanlızca öncü bir güç değildi, artık bolşevik parti önderliğinde iktidara yürüyen bir halk vardı. Rusya’daki halklar devimin arifesindeydi ama görev yine daha fazla örgütlenmeydi. Böylesi koşullarda mevcut duruma göre örgütlenmeler hızla yeni biçimlerle, yeni yöntemlerle ele alınması gerekiyordu.
Önderlik gelişmeleri hızla değerlendirebilme, kitleleri yeni duruma hızla hazırlama yeteneğidir. Lenin talimat verirken rahattır. Çünkü biliyor ki, artık yalnız partili kadrolar değil halk talimatları yerine getirecek politik olgunluğa ulaşmıştır. Halka ne verdiğini bilmektedir. Ama örgütlenme yine temel sorundur. Örgütsüz kitlelerle devrim gerçekleştirilemez çünkü
Gündemde örgütlenme görevi var, ama bu görev kesinlikle şabloncu bir şekilde kavranmamalıdır, salt eski şablonlara uygun örgütler geliştirme anlamında değil, ezilen sınıfların en geniş kitlelerin örgüt içine çekilmesi ve bu örgütün askeri, politik ve ekonomik görevleri üstlenmesi anlamında kavranmalıdır. (Leninden Anılar, s. 318)
O, her süreçte temel halkayı doğru yakaladığı için, süreç zaferle sonuçlanmıştır. Temel halkalardan birisi hep örgüttür devrimi hedefleyen, iktidar iddiası taşıyan bir örgüt!
Rusya''da halkların mücadelesi Lenin''i yaratmış, Lenin Ekim Devrimi''ni yaratmıştır. Lenin bugün de dünya halklarına öncülük
ediyor, ulusal, sınıfsal kurtuluş mücadelelerine yol gösteriyor ve Dünyayı Bir Kez De Türkiye''den Sarsacağız derken bize güç veriyor. *
özgün adı: reminiscenses of lenin
bibliotek yayınları
şubat 1990
ingilizceden çeviren mehmet şimşet
Önderler mücadelenin içinde doğarlar ve ölümsüzleşirler. Çünkü önderlik ideolojidir, politikadır, stratejidir, taktiktir. Ve bunların somut ifadesi olan örgüttür. Örgüt, ezilen, sömürülen, halkların emperyalizme karşı en önemli silahlardan biridir.
Lenin, Asya''dan Avrupa''ya uzanan uçsuz bucaksız topraklar üzerinde dilleri, kültürleri, inançları birbirinden ayrı milyonlarca insanı sosyalizm bayrağı altında birleştirmiş ve ezilen halkların kendi iktidarlarını kendi elleriyle kurabileceklerini göstermiştir. Artık bütün dünya görmüştür ki, emperyalizm yenilmez bir güç değildir, görmüştür ki açlık, yoksulluk ve zulüm bir kader değildir.
Bunu başarının sahibi olan Lenin''in, devrimci teoriye katkıları esas olarak emperyalizm, devlet, devrim ve örgüt konularında yoğunlaşır. Bu nedenle de Lenin''i anmak, Lenin''in bu konudaki devrimci öğretilerini hatırlamaktan, bir kez daha kavramaya çalışmaktan ayrı düşünülemez. Elbette bunların hepsine bir anma yazısı içerisinde değinilemez. Bu yazıda daha çok Lenin''in örgüt konusundaki tespitlerine değineceğiz, ama şu kadarını belirtmeliyiz: her kim ki, bugün emperyalizme ilişkin Lenin''in evrensel tespitlerini reddediyorsa, her kim ki, çelik çekirdek anlamındaki bir devrimci örgütü reddediyorsa, her kim ki, mevcut devleti yıkma hedefinden uzaksa, devrimi değil, reformları hedefliyorsa, onun Leninizmle, Leninistlikle bir ilgisi yoktur.
Leninizm onyıllardır reformistler, oportünistler tarafından hem de Leninizmi savunma adına açık ya da gizli tahrif ve inkar edilmektedir. Dergilerine bakarsınız Lenin''in adından, portrelerinden geçilmez ama pratikte Leninizmden bir iz görmek çok zordur. ''Komünistliği'' kimseye bırakmayan bu Leninizm tahrifatçıları her konuşmalarında, her yazılarında Lenin''in adını dillerinden düşürmemekte, kendi oportünizmlerini, reformizmlerini Lenin&den alıntılarla doğrulamaya çalışmaktadırlar. Oportünizm, bu konuda bilinen bütün hilelere başvurur. Zaman-mekan kavramını birbirine karıştırmakta, evrensel olanla özgün olanı ters yüz etmektedir. Yani aslında oldukça açık ve net olan teoriyi bulanıklaştırarak, karmaşıklaştırarak halktan uzaklaştırmaktadırlar. Çünkü teori basit, sade ve özlü bir şekilde ortaya konulduğunda kendi gerçekleri açığa çıkacaktır.
Önderlik Örgütleyebilmektir
Lenin diyor ki:''Bana bir profesyonel devrimciler örgütü verin, dünyayı yerinden oynatayım.'' Kazanmanın yolu oldukça nettir, örgütü yaratmak. Ama herhangi bir örgüt değil, Lenin''in sözünü ettiği profesyonel devrimciler örgütü. Bu Leninin yıllarca verdiği mücadelenin, kavganın özünü oluşturur. Sürgünde geçirdiği yıllar, Rusya''da gizliliğin esas olduğu koşullarda kadrolar yetiştirirken, talimatlar gönderirken, Menşeviklere karşı amansız bir kavga verirken hedefinde hep sağlam bir örgüt yaratma vardır.
Milyonları bulan işçileri, emekçileri, köylüleri, öğrencileri biraraya getirip, tek bir hedefte birleştirip büyük bir güce dönüştürebilmenin tek yoludur örgütlenme.
''Ne Yapmalı'' broşürü Lenin''in örgütlenme için yaptığı çağrıdır.
''Kitap başlı başına örgütlenme için yapılan ateşli bir çağrıydı, geniş kapsamlı bir örgütsel plan içeriyordu, bu örgütlenme içerisinde herkes kendisine bir yer bulabilir, herkes devrimci mekanizmanın, ne kadar küçük olursa olsun, o olmaksızın mekanizmanın çalışmayacağı bir çarkı olabilirdi.''
Rusya-Japonya savaşıyla birlikte halkın yoksulluğu daha da artmış, Çarlığın baskıcı, zalim yüzü iyice görülmüştü. Bu durum işçi sınıfı için yeni bir dönemin başlangıcını ifade ediyordu. Gösteriler, polisle çatışmalar giderek artıyordu.
Başlangıçta bir hareket vardı ve artık Bolşeviklerin görevi bu hareketin yanında olmak ve sonuna kadar götürmekti. Hazırlıklar da bu yönde olmalıydı. Artık görev silahlanmaktı ve savaşı yükseltmekti. Petersburgda bir savaş komisyonu kurulur ve Lenin acil görevler için şunları söyler:
''Bu sorunda şemalar, savaş komisyonunun işlevleri ve hakları üzerine uzun uzadıya tartışmalar son derece yersizdir. Burada gereksinimi duyulan şey, büyük bir enerji ve yine enerjidir. Altı aydan fazla bir süredir bombalardan sözedildiğini ve hala bir tek bombanın bile imal edilemediğini dehşetle, sözcüğün tam anlamıyla dehşetle görüyorum! Bunu yapanlar da aydın insanlar... Gençliğe gidin beyler! tek çare budur. Aksi halde gerçekten treni kaçıracaksınız... Geç kalacaksınız ve bütün o bilgili tasarılarınız, planlarınız, krokileriniz, şemalarınız ve mükemmel reçetelerinizle, fakat örgütsüz ve eylemsiz olarak oturup kalacaksınız bir köşede... Hemen mücadele grupları kurun... 3 kişiden on kişiye, otuz kişiye vb. kadar olan bu birlikler, vakit geçirmeksizin kurulmalı, tabanca, bıçak, yangın çıkarmak için gaza batırılmış bez parçalarıyla elden geldiğince iyi silahlanmalıdırlar... Formalitelerden vazgeçin, tanrı aşkına bütün şemaları bir yana bırakın, bütün o işlevleri, hakları ve ayrıcalıkları cehennemin dibine gönderin.''
Bu ayaklanma yenilgiyle sonuçlandı. Bu yenilgi geçiciydi. işçi sınıfının devrimci dinamiklerinin ne kadar güçlü olduğu görülmüştü. Ve eksiklerin nerede olduğu da görülmüştü. Şimdi daha kararlı bir şekilde örgütlenmeyi sürdürmek gerekliydi.
Gerçeklerin gözünün içini bakmaktan korkmayalım. En son mücadele biçimlerinin kazandırdığı deneyimleri benimseme ve deneyimleri özümseme, güçlerimizi, hareketin ana merkezlerinde hazırlama ve örgütleme yönleriyle karşı karşıyayız.(Lenin s. 139)
1905 yenilgisinden sonra Rusyada devrimcilere karşı baskılar iyice yoğunlaşmıştır. Bu koşullar illegal mücadelenin zor yıllarıdır. Ve ideolojik mücadelenin öneminin son derece arttığı dönemdir. Çünkü yenilginin ve çarlığın baskılarının sonucu ortalığı gerici, sapkın ideolojiler doldurmuştur. Gündemde ideolojik mücadeleyi yükseltip örgütü sağlamlaştırmak vardır. 1910 yılında Lenin yoldaşlarına şu çağrıyı yapıyordu
Yoldaşlar, görev başına: Her yerde örgütlerinizi kurmaya, Sosyal Demokrat Partili işçi Birliklerini yaratmaya ve bunları güçlendirmeye, ekonomik ve siyasal ajitasyonları geliştirmeye başlayınız. ilk Rus Devriminde proletarya, kitlelere özgürlük için dövüşmeyi öğretti, ikinci devrimde ise onları zafere götürecektir.(N. Krupskaya, Leninden Anılar, c.2, s.45)
Devrim Rusyada iyice yakınlaştığını ayaklanmalarla gösteriyordu. Çarlığın karşısında olan yanlızca öncü bir güç değildi, artık bolşevik parti önderliğinde iktidara yürüyen bir halk vardı. Rusya’daki halklar devimin arifesindeydi ama görev yine daha fazla örgütlenmeydi. Böylesi koşullarda mevcut duruma göre örgütlenmeler hızla yeni biçimlerle, yeni yöntemlerle ele alınması gerekiyordu.
Önderlik gelişmeleri hızla değerlendirebilme, kitleleri yeni duruma hızla hazırlama yeteneğidir. Lenin talimat verirken rahattır. Çünkü biliyor ki, artık yalnız partili kadrolar değil halk talimatları yerine getirecek politik olgunluğa ulaşmıştır. Halka ne verdiğini bilmektedir. Ama örgütlenme yine temel sorundur. Örgütsüz kitlelerle devrim gerçekleştirilemez çünkü
Gündemde örgütlenme görevi var, ama bu görev kesinlikle şabloncu bir şekilde kavranmamalıdır, salt eski şablonlara uygun örgütler geliştirme anlamında değil, ezilen sınıfların en geniş kitlelerin örgüt içine çekilmesi ve bu örgütün askeri, politik ve ekonomik görevleri üstlenmesi anlamında kavranmalıdır. (Leninden Anılar, s. 318)
O, her süreçte temel halkayı doğru yakaladığı için, süreç zaferle sonuçlanmıştır. Temel halkalardan birisi hep örgüttür devrimi hedefleyen, iktidar iddiası taşıyan bir örgüt!
Rusya''da halkların mücadelesi Lenin''i yaratmış, Lenin Ekim Devrimi''ni yaratmıştır. Lenin bugün de dünya halklarına öncülük
ediyor, ulusal, sınıfsal kurtuluş mücadelelerine yol gösteriyor ve Dünyayı Bir Kez De Türkiye''den Sarsacağız derken bize güç veriyor. *
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar