bugün

bir orospuya aşık olmak

dünya edebiyat tarihinde ve sık sık yeşilçam sinemasında boku çıkmış bir vaziyette karşımıza çıkış olan olgudur.
özellikle kamelyalı kadın adlı romanda ve opera eserinde en güzel şekilde işlenen bu olgu, nedense bana tuhaf gelmiştir.

akıl yaşları hala bulvar gazatesinin 900'lü ilanlarında olanların pek anlayamayacağı ve toplusal baskıdan çekinenlerin ve köyden gözü açılamış sığırcık yavrusu alıp hayatındaki bütün puştlukları temize çıkartmaya çalışanların şebeklik yapıp şarakaya alacağı bir durumdur bu.

evet her erkek istesede istemese de bir don kişot reflexine sahiptir. hatta söyle diyebiliriz bir kahraman olabilmek için didinirler.

belki de her erkek birer belki peygamberdir. hayatın yükümlüklerine ve şartlarina ve golyatlarını dize getirmek işteyen korkusuz korkaktirlar.

marifetin ari olani daha iyi hale sokmak değil düşmüş olanı, bayaği olani yüce degerlere cikartmanin esas marifet oldugunu bilirler.

her erkek tatli persembede ki buck olmak ister. kiminin cesareti yoktur, kiminin toplum denen şebeklerden cekincesi vardir beceremez. ama yapanlar ise birer kizildenizi ikiye bölen musa mertebesine ulasabilirler.

aşk ne bileyim bence düsmüs olani yükseltmeye calismak ile gercek anlamda aşktir. yoksa gitmisin nebileyim ari olan cindy crawforda asik olsun ve onu ihya etmeye calisiyorsun. bunun bir kiymeti harbiyesi yoktur. bu ayni gözyaslarini pasifik okyanusuna akıtmak gibi bir şeydir.. ammavelakin sen onlarini sina çölünde bir papatya için harca iste mucize sahibi olursun.

cet amour me tue et si ça continue
je crèverai seul avec moi
près de ma radio comme un gosse idiot
écoutant ma propre voix qui chantera

je suis malade complètement malade
comme quand ma mère sortait le soir
et qu'elle me laissait seul avec mon désespoir

je suis malade c'est ça je suis malade
tu m'as privé de tous mes chants
tu m'as vidé de tous mes mots
et j'ai le coeur complètement malade
cerné de barricades t'entends je suis malade