bugün

roboski katliamı

kalpler yoklandığında devlet eliyle 20 yasında, 15 aylığına askere giden/gitmek zorunda olan, savaş karşıtı geçlerin; 15 yıldır insan gibi yasamak varken, elinde silahla dağ dağ dolaşan insanlar tarafından kuş avlanır gibi avlanışını akla getiren uludere olayıdır.

tam elimi vicdanıma koyacakken aklıma;

özgürlük adına savaşmayı götünden anlayıp kendisi gibi düşünmeyen, kendisin inandığına inanmayan herkesi katledebilecekleri geliyor,

bunu yanlışlıkla değil bile isteye yapıyor oldukları geliyor,

kesilen asker kafalarıyla halay çektikleri aktütün geliyor,

33 erin kuş gibi avlanması geliyor,

çamaşır asarken planlı bir şekilde katledilen subay eşi geliyor,

2 km ötemde devriyede dururken pusuya düşürülen ve katledilen trafik polisleri geliyor, (trafik ulan trafik)

mayınlarla donatılan yollar geliyor,

kolsuz bacaksız insanlar geliyor,

durum buyken sıçayım istediğiniz dile de diyorum vatana da. özgürlüğü isteme şeklinize tüküreyim insanlıktan çıkmış caniler diyorum. daha kurulmayan vatanı silah için, yeni canlar alabilmek için israile satan satılmışlar diyorum.

ve onlara göz göre göre yardım eden 35 kişinin pkk zannedilip öldürülmesi, durakta canlı bomba tarafından katledilen insanlardan daha akla yatkın geliyor.

bir gün kalabalık bir ortamdayken, birilerinin maşalığını yapan bir hain tarafından, aylarca düşünülmüş tasarlanmış bir planla katledilebileceğim geliyor.

dolayısıyla onları kahraman ilan eden 35 kişini ölümü de beni ne üzüyor ne sevindiriyor, taş kesiyor.

onlar ne zaman kimliklerini bir kenara bırakıp insan gibi bakarsa, elim vicdanıma o zaman gider.

uludere o gün benim için de roboski olur.

o geçişlere ne zaman ki mayın değil buğday ekerler, çiçek ekerler, ürün ekerler... o zaman derim ki 35 masumu katlettin tsk.

ama o güne kadar, kurbanların için ağlama pkk.