bugün

şehir isimlerinin kökenleri

zamanın birinde Antalya Antalya olmadan önce, şimdi ki Kaleiçi'nin olduğu yerde bir aile yaşarmış. tek geçim kaynağı balıkçılık olan bu ailenin reisi olan ramazan ismindeki adam, yine bir gün balığa çıkmak için sabah 3 civarı kalkıp hazırlanmaya başlamış. eşinin seslerine uyanan karısı, hemen ramazan'ın yanına gidip; "bir rüya gördüm. balığa gidip, dönmüyordun. ne olur gitme" demiş. tek geçim kaynakları balıkçılık olduğu için ramazan karısına sarılıp, vedalaşmış ve "merak etme, akşam döneceğim" demiş.

fakat, akşam karısının korktuğu başına gelmiş ve ramazan denizden dönememiş. karısı ve çocukları günlerce, gecelerce ramazan'ı beklemişler. yıllar boyu karısı sürekli denize doğru haykırmış: ramazaannnnnnn!!! ramazaaaaaannnnn!!!

böyle böyle 50 sene geçmiş. ramazan'ın eşi ve çocukları zamanla ölmüşler. bu sürede Antalya'nın bulunduğu yere küçük küçük yerleşimler başlamış. yerleşenler buraya bir isim düşünürken, Ramazan'ın denizden dönemediği günün 100. yıldönümünde yaşanan büyük bir fırtına sırasında, karısının 50 yıldır denize doğru bağırdığı "ramazan" haykırışları rüzgarla birlikte şehre dönmeye başlamış. olayı bir efsane olarak önceden duyan kişiler hemen durumu kavramışlar ve şehrin adını ramazan koymaya karar vermişler.

işte bu ramazan ismi, halk arasında zamanla değişerek Antalya haline dönüşmüş.