bugün

the bow

bazen kelimelerin bile anlatmaya yetersiz olduğu duyguları müziğiyle içinize işleten. düşüncelerini ve aklındakileri en sadece şekliyle anlatan. sessiz anlatımda doruğa ulaşmış bir yapım. ne yapmaya çalıştığını anlamadığınız bir yönetmen, istediği karakteri size filmde önce sevdiren sonra nefret ettiren sonra tekrar sevdiren biri tıpkı bu filmdede yaşlı balıkçı hakkında hissettikleriniz gibi. azıcık malzemeyle bundan daha yoğun bir anlatım ve etki bırakamazdı bu filmden başka... sembolik anlatımın özellikle cok fazla olduğu bir eser.