bugün

kuaför

kesinlikle en büyük beyin yıkayıcılarıdır.

mutsuz ve depresyonda hanım kızımız kuaföre gider ve olarlar gelişir:

kuaför: ne yapalım güzelim sacına?
kız: biraz uclarından kısaltalım
kuaföre adlı essek boku: ayy ama bak ıstersen iyice kısaltalım berna lacin gibi, sana kısa sac cok yakısır, hem gözlerın ortaya cıkar
kızcağız adlı madure: amaaan kes kes hepsını gitsin zaten ahmet de benı sevmıyo böhühehaaaa

sonuc: yıllarca doğru duzgun uzayamayan kısacık saclar, ve tam uzatma arıfesınde saclar ınanılmaz cirkinken cekılmıs kusmuk bır fotoğraf ve ve ve bu fotografın ehlıyete konması sonucu salaklığın tescıllenmesı.

pekı kızımız uslanır mı? hayır.

görelim:

aradan gecen yıllar, zorla uzayan ve tam da bı boka benzemeye baslayan saclar, kızın eli para görür, bunu sezen kuaför adlı .bne operasyona baslar:

kuaför adındakı dallama: ayyy ne guzel uzadı sacların kız, artık unıversıtelı de olsun, su saclarını bır ton acalım * sonra da paket atalım, ne havalı olur valla

enayiliğine doyulamayan kız: olurrrrrr

aradan gecen iki yıl, kızın sacları mısır püskülü gibi olur bu sefer dallama kuaför de koyu yapalım sacını hem doğal olur hem de yüzün acılır der.

ya sabır.