sözlükçülerin dayak yeme hikayeleri

yaşım 4-5 falan abimde 7-8 falan. Iki kardeş olduğumuz için dönüp dolaşıp birbirimize kalıyoruz işte.
Bir gün yine Sürekli sesli konuştuğumuz günlerden birindeyiz, dövüşsek her şey hallolacak ama birbirimize vurmaya kıyamıyoruz. Mal mal düşünceler yüzünden sesimizin dozajını sürekli artırıyoruz. Konuşma hatırladığım kadarıyla şöyleydi:
-Abi sen doğuştan beşiktaşlı değilsin(bendeki düşünceye bak, asıl amaç abimin Beşiktaşlı olmasını çekememem, Beşiktaş bir tek benim olmalı düşüncesi)
+sanane lan mal(tabi küfür falan daha bilmiyo, bilseydi mal yerine amıma bile kordu sözde)
-yooo haayıır sen Beşiktaşlı olamaaaazsssıın ( bastırarak söylüyorum ki haklı ben olayım, piçin tekiyim yani)

neyse konuşma böyle gidiyor, sürekli başa dönüyor, aynı şeyleri tekkrarlıyoruz. Babam da o sırada uyuyor, tabi rahatsız olup kalkmış, geldi uygun bir dille uyardı bizi. Ne güzel sakin sakin uyardı bizi. Sonra yatmaya geri gitti.

Abim tabi olayı kapttı ve sustu, ben katlanamıyorum bu eve 2 tane beşiktaşlı fazla diye düşünüyorum. Anlıycağınız malın tekiyim. Ve 10 dk sonra bağırarakkk hayır olamaz dedim abime. O sırada babam can havliyle kalktı ve ilk başta abimin yüzüne iyice bir abandı, çıkan o ses adeta bana tecavüz etti sanki, korktum içime doğru sıçmaya başladım. Ve sıra bana geldi gözümü kapadım, kaşlarım farkında olmadan küçük emrah düzeyine geldi ve baam ! Babam acımamıştı bana ve ilk dayağımı yiyordum. Kulaklarım çınladı ve ağlayarak hızla terkettim o mekanı, uzaklara doğru koştum, hıçkıra hıçkıra, özgürlüğe doğru koştum. Nereye ? Evin arkasına gittim tabiki de, babamın uyuduğu odanın camının altına, onca acıya rağmen hala piçlik düşünüyorum, babam benim ağlamalarımı duyarda dayağı attığına pişman olur diye orda oturmuş ağlıyorum. Ama abim öyle mi? Hayır. Gitmiş adam gibi kanepe oturmuş, gözyaşlarını içine boşaltmış delikanlı gibi dersini almış. Benim yüzümden dayak yedi hem de. Sonra bana ne mi oldu? Orda ağlarken uyuyakalmışım, babam beni alıp yatağına getirmiş beraber uyumuşuz. Kıyamam ya.