bugün

akp vs koç holding

arkadaş ne kadar meraklıyız her şeyi magazinsel hale getirmeye ya da elimize çekirdek alıp "aha lan kavga ediyorlar bak bak" kafası yakalamaya.

sonra bir de, illa bir yerlere, bir şeylere, birilerine, güçlü olanlara, göz önünde bulunanlara ait olmak zorunda mıyız?

güpegündüz bir tasfiye süreci var yıllardır. bunca zamandır ülkenin başbakanlarını belirleyen doğan grubunun sesi kesildi. belki şimdi sıra koçta. umrumda mı? değil.

doğan gidip albayraklar geldikten sonra ne anladım ben bu işten. x sermaye gidiyor y sermaye geliyor eee? yine gasp edilen, elinde kırık dökük yaşam hakkından başka bir şeyi kalmayan yine biz değil miyiz?

akp kazansa n'olur koç kazansa n'olur?

biri diğeri karşısında galip geldiğinde benzin 1 liraya mı düşecek? müfredata felsefe sosyoloji dersleri mi girecek? birbirinin yaşamına saygı gösteren nesiller mi yetiştiricez? türkler ve kürtler hemen yarın, birlikte yaşama arzularını, ortak bir istikbali tekrar ister hale mi gelecek? koç kazanırsa dış borcumuz mu bitecek? akp kazanırsa "sağlık", vatandaşlarımız için bir lüks olmaktan çıkacak mı? kadına şiddet son mu bulacak da benim haberim yok?

aga, sermaye beni ezmeye devam etmeyecek mi? ben, içerideki ve dışarıdaki aktörler tarafından pazar olarak görülen bir ülkede yaşamaya devam ettikten sonra doğan gitmiş, albayrak gelmiş, koç gitmiş, ekşi gelmiş umrumda olur mu?

beyler aksiyon filmi izlemiyoruz. risk/gizli hedef oynamıyoruz. güçlü olan aktörler değişiyor sadece, senaryo aynı ve bu senaryoda bizim, sevdiğimiz kızla pembe panjurlu bir evde, mütevazi bir hayat yaşamamıza bile izin verilmeyecek. benim kanımı haa a şirketi ha b şirketi emmiş; umrumda olur mu?