bugün

sevmenin iki yüzü

---alıntı---

şimdi burada sevmenin veya insanın içerisinde hissettiklerinin kimyasal reaksiyonlardan ibaret olduğundan ve sanal bir şey olduğundan bahsetmeyeceğim. bahsedeceğim şey aslında sevginin bitmesi ve tekrar başlaması hakkında.

bir ilişki esnasında bireyler ne kadar kendini kontrol etmeye çalışsa da ortada bir bağlılık ve bağımlılık söz konusu olur. ve bağımlılık karşınızdaki kişiye daha çok bağlanmanıza sebep olur. bütün zamanınızı onunla geçirebilirsiniz. bütün güzel sözleri ona edebilirsiniz. hatta sanatsal bir yeteneğiniz varsa o sizin ilham kaynağınız olur. tüm eserleriniz de onun için olur. karşılık edilen güzel laflar, beraber geçirilen güzel zamanlar, hatta beraber orgazm olmalar. hepsi onunla olur, hayatınız onunkiyle karışır. iki tarafta iki kişilik bir hayat yaşar, sevgi ömrü uzatır. bunlar güzel, samimi, yaşanası tarafları. işin kötülüğü, iki yüzlülüğü ilişkinin bir başka parçası olan ayrılıkla başlıyor.

bir ilişkinin nasıl bittiği, yaşanılan olaylar doğrultusundadır ve buna başka bir etken de kişilerin olgunluğudur. illa ki saçmalıklara ev sahipliği yapacağınız olacaktır. olağan görmekteyim. benim derdim birkaç zaman önce sevgi kelebeği olan insanların birbirine lanet etmeleriyle alakalı değil. bunlar kaybetmenin oluşturduğu sinirle yaşanılabilir deyip geçelim. asıl derdim bu ilişki sonrasındaki ilişkimiz ve yaşadıklarımızla ilgili. şöyle ki: bir süre sonra elbet bir başka kadının/erkeğin kollarında hayatı bulacağız. onu seveceğiz, onunla sevişeceğiz. ayrıldığımız kişiden daha çok veya en az onun kadar seveceğiz. bu sefer tüm mahremimiz, tüm güzel laflarımız hayatımıza yeni giren kişinin olacak. bir önceki ilişkimizde ne yapıyorsak aynılarını başka bir seyirci karşısında sergileyeceğiz. tiyatral oyun bir nevi. onu bedenimizin ve mahremimizin başkentine koyacağız. ilişkiler aynı kişiler farklıdır.

tüm bunları sanki daha önce yapmamışız gibi, tüm o güzel lafları hayatımızda ilk kez ona ediyormuşuz gibi davranacağız. hayatımıza giren bilmem kaçıncı insan veya yatağımıza giren bilmem kaçıncı insan olması önemli değil sanki. biz ona yine ilk defaymış gibi davranacağız. işin daha da kötüsü son birlikteliğimiz sanacağız. ilişkinin iki yüzlü olduğunu gösteren taraf, daha doğrusu ilişkinin bireylerce iki yüzlü hale getirilmesini gösteren taraf bu bence.

biz bir insan ilk defa dermişcesine 'seni seviyorum' diyeceğiz ve birkaç zaman sonra yine ilk defa dermişcesine bir başka insana 'seni seviyorum' diyeceğiz. hayatımız, kalbimiz sandığımız kişi gittiğinde biz başkasına sarılacağız ve onu kalbimiz yapacağız. duygu yüklediğimiz o güzelim laflar, tarifi imkansız o sevişmeler hiç yaşanılmış gibi biz bir başka kadını soyacağız.

bu yüzden ilişki ve bu duygusal durum bana her zaman iki yüzlü gelmiştir. hiçbir zaman samimi olduğunu düşünmedim. fakat işleyiş bu şekilde, biz her zaman bir başkasını unutmak için başkalarını arayacağız. sonra onu kaybedeceğiz yine ilk defa seviyormuşcasına bir başkasına sarılacağız. bu kadar samimi kabul edilen bu ilişki çeşidinin bu derece iki yüzlü, tiksindirici olması ayrı bir düşündürmektedir beni.

---alıntı---

http://uc-noktam.blogspot...05/sevmenin-iki-yuzu.html