bugün

ifadeozgurlugu com

ideoloji’ler; fikir çatışması, mantık arayışı ve kompleksliktir. topluma bu doğrultuda yön veren, halkın temsili siyasi partiler “ ifade özgürlüğünü” bu karmaşık çatı altında “evrensel” bir dille, yapılandırıp tanımlamak yerine, halka yansıttıkları usul; içler açısı, politik ve rant adına yapılan ideolojik bir çatışma ve bölünme halidir.

(T.C. Anayasası 24. 25. ve 26. Madde) ifade özgürlüğü, bu maddeler kapsamında, toplumsallıktan, kişiselliğe indirgenerek, dağınık bırakılmış ve “usuller siyasi otoriterin belirlediği kanunlarla düzenlenir” ifadesiyle de, ne denli özgür olduğumuzuda genel anlamda özetlemiştir. “Türk Ceza Kanunu 301. Maddesi’ halen içerik olarak ifade özgürlüğünü yansıtmamaktadır. gerçi 301. madde sadece Türkiye de değil çoğu Avrupa ülkesinde benzer vurgularla yaşatılmaktadır. hulasa, sorun sadece ülkemizde değil maddiyatta endeksli küreselleşmiş ülkelerin hemen hepsinde mevcuttur. yani Japonya da yaşayıp, yeniden yapılanan kanunlarla, toplumun genel anlamda, inancına yönelik hakaret edene maalesef ödül vermiyorlar. bu bağlamda ifade özgürlüğü, “neyi ifade ettiğine bağlı” diye, içsel bir sorgulamayı da tartışarak, her dönem içinden çıkılmaz bir problem olarak gündemde yer edinecektir.