bugün

ırkçı müslüman

birbirine tezat iki kavramın biraraya getirilmiş halidir. uyumsuzdur, sırıtır hemen. şık durmaz. dinin tabiatına aykırıdır. ırklara ayrılma, ırkını haddinden fazla sahiplenmek için değil, insanların birbirini daha kolay tanımasında somut bir ölçü olarak öne çıkmaktadır. dinimizde, çalışıp kazanılmamış olan, kişinin kendisinin sayılmaz. bir de şu var ki, müslüman sadece kendi inancını taşıyana yakın olmakla yetinmez, yetinmemelidir. eksik veya yanlış uygulamalar, dinimizin genel ilkesi kabul edilemez. dinimiz, genel ilke olarak mazlumun yanında olmamızı ister. mazlumun sadece müslümanla sınırlı tutulmasını kabul etmez. eğer zulme uğramış olan bir ateist dahi olsa, onun korunmasını talep eder. zira ayette de belirtildiği üzere, dinde zorlama yoktur, olamaz. bu sebeple sınırlandırma yapılamaz. evrensel olmasının gerekçelerindendir zaten bu yaklaşım.