bugün

ihmal etmek

iHMAL ETMEK ÜZERiNE iHTiMALLER

Yara bantları bağladık biz dilek ağacımıza
Acımız işte, anlamışsındır o kadar ağar (ağırı bile gözü yaşlı bırakabiliyorsun)
Bırak ve biliyorsun aynı cümle içinde defalarca buluşsa bile faydasız
" Nedenler üstüne konuşmak mı? " manası bile fazla
Bırakalım, biliyorsun....

ilk önce taşınan aslında gölgeler içindeki konuşmalardır hani perde kapanır ve hayali susar ya
Öyle oldu bizim ilişkimiz; ikimiz olarak başladı sonra kimimiz diye sorgu ve suala sarılınca, cevapsız kalıncaya kadar "kim" ortada kaldı biçare

Arta kalan eskiden çıkardığımız (çıkarlar) eksik şeyler vardır hani,
Siyah kumaş bir pantolon vardı: kahve dökmüştün heyecandan
Gözlük kaldı: beraber Rus Pazar'ından haraç mezata aldığımız
Çin vazosu içindeki kurumuş karanfil: son evlilik yıl dönümümüze dair
Ve kapı, pencere, dantel örtülü masa ve içim dedi ki -dört duvar: yani şaire kalsa intihara hazır ama bir ihtimal, bir ihtimal daha, (ihtimali ihmal ettim)
Kahretsin! nerdesin şu an?

Sonraki günler silinip gidecekler teker teker gözyaşları misali
Yavaş yavaş Çift kişilik yatak çok gelecek
Geç gelecek eve adam
Dağınıklık had safhada ayyaş günler birbiri ardına
Sonra
Yas tutan her ne varsa ya yakılacak acıları hafifletmek adına
Ya da hatırat; bir ara hatırlat diye idam sehpasında, asılacak
Sonra adam bir masada, masa bir tarafta ondan arta kalan vazodaki karanfil
Bir ara, ne zaman olduğu belli değil büfeye fırlatılıp,
Paramparça
Mektup bile yazılacak (kimseye gitmeyecek), sadece çöp
Hatta birçok hatayı kendinde bulmak da cabası
Geri dön çabası da yetmeyecek kadar uzak
Hüzün, hazanı çeyrek geçe geç oldu deyip..........
(Sonunu yazmak bana düşmez artık. )

Viranşairi