bugün

fasık

Fısk ve fasık kelimeleri Kur'anı Kerim'de toplam 54 yerde geçer. Kur'an, bazı yerlerde fıskı iman; fasığı da mü'min karşıtı bir anlamda kullanmaktadır (32 Secde, 18). Bazı yerlerde ise dinin emirlerine itaatin karşıtı olarak geçer (49 Hucurat, 7, 11). Fısk ve çoğulu füsuk kelimesinin geçtiği yedi ayette Müslümanların muhatap alındığı görülür. Bu ayetlerde büyük günahların işlenmesinin, dinin emir ve yasaklarına aykırı davranılmasının kastedildiği görülür.

Yani genel kanı, fasığın iman dairesi içinde olduğu merkezindedir. Yalnız, unutulmamalıdır ki fasık olan mü'min, eksik imanlı, kamil olmayan bir mü'mindir; böyle bir mü'mine dindar, muttaki, muhlis (ihlaslı) gibi sıfatlar verilemez. Fısk ile küfür arasında bir yakınlık vardır.

Fasığın tanımı hakkında çeşitli tarifler bulunmakla birlikte, terim olarak "haktan sapan, Allah'ın emirlerine itaatten ayrılan asi mü'min veya kafir" diye tanımlanabilir. Bazı ayetlerde Yahudiler, Hristiyanlar, müşrikler ve münafıklardan söz edilirken çoğunun fasık olduğu bildirilir (Mesela, 2 Bakara, 99; 3 Ali imran,110; 5 Maide, 47, 59). Diğer bazı ayetlerde ise fısk ve füsuk mü'minlere nispet edilir (2 Bakara,197, 282; 24 Nur, 4).

Mutlak fasık, ilahi emirlere hiçbir noktada itaat etmeyen ve her bakımdan asi olan kimsedir ki buna kafir denir. Mü'min fasık ise, iman esaslarını tasdik ettiği halde tembellik, gaflet ve şehvet sebebiyle ilahi buyruklardan birine itaat etmeyen kişi olup sadece bir veya birkaç noktada fısk içinde bulunur. Sünni alimlere göre fasık mü'min, işlediği günaha göre kısas, had, ta'zir vb. cezalara çarptırılır. Tövbe etmeden öldüğü takdirde, durumu Allah'ın iradesine bağlı olup, O dilerse doğrudan doğruya veya şefaatçilerin şefaatiyle onu affeder, dilerse cehennemde azaba uğrattıktan sonra cennete koyar. ilahi emirler, iman ve amel olmak üzere ikiye ayrıldığına göre ikisine de uyan kamil mü'mindir; ameli eksik olan ise fasık mü'mindir. Zira fısk, daha çok amelle ilgili bir kavramdır.

Fasık, dinin emir ve yasaklarını hafife alacak derecede günaha dalar, tevil edilemeyecek şekilde fıskını izhar ederse küfre düşmesinden korkulur; böyle bir kimse bazı alimlere göre kafir olur. Fısk, imandan küfre geçişin bazen kuvvetli bir tehlike halini alabildiği hassas bir nokta oluşturabilmektedir. Bütün bunlarla birlikte islam alimlerinin büyük çoğunluğu fıskı, kebair (büyük günahlar) işleyerek Allah'a itaatten uzaklaşmak diye tanımlar ve fasığı inkara sapmadığı sürece mü'min sayarlar. Dini ıstılahta fısk, genellikle "imandan çıkarmayan" yasaklanmış eylemler anlamında kullanılmıştır.

edit: imla.