bugün

natuk baytan

Ustanın dönemsel anlamda ‘’arabesk filmler-tarihi filmler-Kemal Sunal’lı filmler’’ olarak üç ana bölümde incelenebilecek olan yönetmenlik hayatı özellikle Kemal Sunal’lı filmler dönemiyle adeta zirve yapmıştır.

Kemal Sunal’ın Natuk ustayla çalışmaya başlamadan önceki filmografisi yine -başrol üzerine kurulu- komedi-star sistemi üzerinden hareketle başarılı ve bol gişelidir. Zaten Kemal Sunal’ın 70’li yıllarından başından itibaren özellikle Arzu film bünyesinde çektiği onlarca filmle bir komedi efsanesi haline dönüşmüş olması Natuk Baytan için bulunmaz bir hazinedir. Tosun Paşa, Süt Kardeşler, Hababam Sınıfı gibi yapıtlarla Natuk Baytan’lı dönemi başlamadan önce de sıkı bir takipçi kitlesi oluşmuş ve sinema salonlarını dolup-taşırmış bir oyuncudur Kemal Sunal. 1976 yılında çekilen ‘Sahte Kabadayı’ filmiyle başlayıp 1986 yılında çekilen ‘Tarzan Rıfkı’ filmiyle sona eren 10 yıl-10 filmlik bu dönem; gerek Türk komedi tarihi açısından gerek de Kemal Sunal’ın kişisel oyunculuk macerası açısından büyük bir önem arz eder.

Kemal Sunal’ın başrolünde oynadığı bu 10 filmi şöyle bir hatırlayacak olursak; Sakar Şakir, Avanak Avni, Korkusuz Korkak, Gerzek Şaban, Üç Kağıtçı, Yedi Bela Hüsnü, Tokatçı ve Atla Gel Şaban filmleridir. Bu filmlerde ilk göze çarpan şey; bir önceki Arzu film döneminde birlikte fırtınalar estirdiği, yanına en çok yakışan rol arkadaşları sayılabilecek Şener Şen-Halit Akçatepe ikilisinin olmayışlarıdır. (Bu durumun Natuk Baytan’ın özel bir tercihi olup-olmadığı tartışılır, ben özellikle -başka bir büyük oyuncu daha- istemediği kanısındayım) Kemal Sunal’ın bugün bir komedi oyuncusu olarak hatırlanmasındaki aslan payı daha ziyade bu dönemde oynadığı filmlerdeki başarısına aittir.

Natuk Baytan ustayı ‘absürt mizahın babası’ olarak onore edeceksek; bu filmlere yazar olarak olağanüstü katkısıyla mizah yazarı Suavi Süalp ustayı da es geçmeyeceğiz elbette. Natuk Baytan istanbul Üniversitesi Arkeoloji Bölümünden mezun olmuştu, sinema adına derinlerde bir yerlerde bir şeyler arıyordu. Son filmi ‘Tarzan Rıfkı’yı çektikten kısa bir süre sonra hayata gözlerini yumdu. Sinemayı çok başka bir yerinden yakalamış berrak ve ilginç bir zihindi.

Natuk Baytan’la fırtına gibi estiği 10 yıldan sonra Kemal Sunal için de nispeten daha ciddi roller, daha ciddi yıllar başlamıştı.