bugün

acı dolu bir hikaye

Bundan sonra pek mesaj atmadım o gün. Ne diyeceğini bilmiyordum. Bodoslama atlamak istemedim olaya hemen. Korkuyordum eğer kabul etmezse daha kötü olur diye. Çünkü aynı yerde çalışıyorsunuz kolay değil öyle. Her gün yüzyüze bakıyorsunuz sonuçta. Günler günleri takip etti. Mali’de saatin tik-taklarını. Her gün ufak ufak, saat başı görüşmeler konuşmalar devam ediyordu Aylin’le. Ve bir gün. Dışarda işlerim varken dedim kendi kendime “ulen Mali kaybedecek neyin var ki çekiniyorsun söyle hoşlandığını gitsin işte.” işte bu söz kaderimi değiştiren söz olmuştu. işte hayatımın kararmasının sebebi bu sözlerdi. işlerimi hızlı bir şekilde bitirdim. Kararımdan vazgeçemeden önce ofise gidip konuşmam gerekiyordu. Nihayet ofise varmıştım. Yaptığım işleri teslim ettim ve hemen internetten yazdım.
-Aylin.
-Efendim Mehmet. (bana hep mehmet derdi ve tek o dediği zaman yadırgamazdım.)
-Sana bir şey söylicem ben.
-Söyle bakalım ne oldu.