bugün

babel

bütün alt hikayesi ismine yüklenmiş fasarya film. bütün dillerin ve tek tanrılı dinlerin çıkış noktası olarak kabul ediliyormuş babil. konuşup anlaşamayan farklı uluslardan insanlarla böyle bir bağıntısı var sanırım isminin.

görünen hikaye 20 dakikalık bir montajla hiçbir kesintiye uğratılmadan aktarılabilir aslında (feci spoiler): "bir japon avcının, faslı bir rehbere hediye ettiği tüfekle, çocuklarını meksikalı bir bakıcıya bırakarak tatile çıkan amerikalı bir çiftin kadın olanın vurulması."

filmdeki uzuuuuuun sekanslarda o kadar çok vakit bırakmış ki yönetmen izleyicisine, o araya bir sürü hikaye doldurulabilir. kelebek etkisi mesela: attığınız her adım, dünyanın çok uzağında inanılmaz etkiler yaratabilir. o japon baba hediye ettiği tüfekle, bir dünya savaşına bile yol açabilirdi biraz daha zorlansaydı senaryo.

o sağır ve konuşamayan japon kızın varlığından yola çıkarak, filmin isminin göndermesini de teslim alarak asıl mesaj şöyledir de denebilir: "konuşabiliyorsunuz diye anlaşabildiğinizi mi sanıyorsunuz?" özellikle konuşanlar iki karşı cinsse mesela (amerikalı çift, japon kızla babası gibi) anlaşamadan içinize gömmeye alışın diyor.

kişisel çıkarımım en güzeli ama: hangi yola çıkarsanız çıkın, isteksiz birini almayın yanınıza, burnunuzdan getirir. yol, oyun, aşk... hepsi hayat bunların. "varmak" neredeyse imkansızken, hiç değilse yolda mutlu olmak için arkadaşınızı iyi seçin.

postwatchscript: x2 forwardla izleyin, hiçbir şey kaybetmezsiniz. (tembel yönetmenleri slowmotion kınıyorum)
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar